Avrupa TarihiOsmanlı Tarihi

Kutsal İttifak Nedir? Kutsal İttifak Devletleri ve Savaşları

Kutsal İttifak Osmanlılara Karşı

Kutsal İttifak nedir? Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu, Venedik Cumhuriyeti, Malta Krallığı, Lehistan-Litvanya Birliği ve Rus Çarlığı tarafından 1684’te oluşturulan ittifaktır.

Bu yazımızda Kutsal İttifak Nedir? Ne zaman, nerede, kim tarafından, niçin ve nasıl oluşturulmuştur? Kutsal İttifak hangi ülkelerden oluşmaktadır? sorularını yanıtladık. Ayrıca Kutsal İttifak ve Osmanlı Devleti arasındaki savaşlar ve antlaşmalar hakkında bilgi verdik.

Kutsal İttifak Nedir?

The Holy League veya Sacra Ligua olarak da bilinen Kutsal İttifak, 1684’te Papa XI. Innocentius tarafından Osmanlı Devleti’ne karşı toplanmış bir ittifaktır.

Osmanlı Devleti’nin II. Viyana Kuşatması’nda da başarısız olmasından sonra Avrupalı Devletler, Osmanlı Devleti’nin artık Avrupa’dan çıkma zamanının geldiğini söyleyen Papa’nın teşvikleri ile Avusturya, Lehistan, Venedik, Rusya ve Malta’nın bulunduğu bir Avrupa-Hristiyan birliği oluşturulup buna Kutsal İttifak ismi verildi.

Kutsal İttifak Devletleri

  • Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu
  • Venedik Cumhuriyeti
  • Malta Krallığı
  • Lehistan-Litvanya Birliği
  • Rus Çarlığı
Kutsal İttifak Haritası
Kutsal İttifak Devletleri

Kutsal İttifak Savaşları

Kanuni Sultan Süleyman 1526’da Mohaç Savaşı’nı kazanmış ve bunun sonucunda Macar Krallığı’nı yıkmıştı. 150 yıldan uzun bir süre boyunca Macaristan’ın topraklarının bir bölümü Osmanlı Devleti’nde ve diğer bir Bölümü ise Avusturya Arşidüklüğü’ndeydi. Avusturya Arşidüklüğü yönetiminde olan Protestan Macarlar ayaklandı ve bazı yerleri ele geçirerek Orta Macaristan içinde bir krallık kurdular. Bu Macarlar sürekli Osmanlı Devleti’nden yardım istedi ancak Osmanlı Devlet bu isteği reddetti. Sonunda IV. Mehmet bu isteği onayladı.

II. Viyana Kuşatması

Osmanlı Devleti’nin ordusu padişahın emri ile 1683 yılında Avusturya seferine çıktı. Kara Mustafa Paşa orduya Viyana’yı kuşatma emri verdi ve bu kuşatma 2 ay sürdü. Ve 2 ay sonunda Lehistan 25.000 kişilik bir ordu ile Avusturya’ya yardıma gitti. İki cephe arasında kalan Osmanlı Devleti ağır bir yenilgi aldı. Bu yenilgi sonrasında Kutsal İttifak daha kurulmamış olsa bile kuşatmadan sonraki gün Viyana’da toplanmış olan İttifak’lar kuşatmadan geri çekilmiş ve güçsüz düşmüş Osmanlı-Macar ordularını yakaladı. Onlara darbe vurma amacıyla hiç zaman kaybetmeyen ittifaklar Osmanlı ile Macar topraklarına doğru saldırıya geçtiler. Şimdi de 1683-1689 yılları arasındaki savaşları inceleyelim;

Ciğerdelen Muharebesi

7 Ekim 1683’te yapılan savaşta Sobieski, Kara Murat Paşa’ya karşı harekete geçti ancak geri püskürtüldüler ve Sobieski esir alınma tehlikesi altına düştü. Bu olay sonrasında ilk ordunun arkasında konuşlanan 2. Dalga harekete geçti ve Osmanlı ordusunun bulunduğu yerleri ele geçirdi. Bu muharebenin hemen sonrasında Habsburg ordusu Estergon Kalesi’ne saldırıp burayı da ele geçirdi. Osmanlı ise bu zaman içinde savaşın kaybedilmesinde rol oynayan komutanları görevden aldı.

Budin Kuşatması

Habsburg ordusu Estergon peşinde Vişgard ve Ayamavri kalesini ele geçirdi. 15 Temmuz 1684 tarihinde Habsburg ordusu kale komutanlığını Kara Murat Paşa’nın yaptığı Budin Kalesi’nin surlarına dayandı ve kaleyi kuşattı. Bu kuşatma sırasında başından beri bu savaşlarda görev alan Kara Murat Paşa öldü ve onun yerine Kara Murat Paşa’nın “Şeytan” lakabı taktığı Damat İbrahim Paşa onun yerine geldi. Damat İbrahim Paşa Habsburg ordusunu geri püskürttü ve “Şeytan” olan lakabı IV. Mehmet Paşa tarafından yenilendi ve “Melek” olarak değiştirildi. Bundan bir sene sonra Venedik ordusu Navarin kalesine saldırdı ve kaleyi ele geçirdi. Bu saldırı ile beraber Habsburg ordusu da tekrar Budin’e saldırdı ancak tekrar geri püskürtüldüler. Budin kuşatmasının üçüncü ayında kutsal ittifak 6 farklı cepheden saldırıya geçti ve bu sefer Budin kalesi ele geçirildi. Kalenin ele geçirilmesi ile birlikte Sultan Süleyman’ın kaleyi ele geçirmesi sonucu başlayan bu hakimiyette son buldu. Bu kalenin kaybedilmesi Macaristan’daki hakimiyetin kaybolmasına neden oldu.

II. Mohaç Muharebesi

Tüm cephelerde kaybetmeden savaşı sürdüren bu sefer Mohaç bölgesinde Osmanlı Devleti’ne saldırdı. Burda da mağlup olan Osmanlı Devleti sadece Mohaç bölgesini kaybetmekle kalmayıp aynı zamanda stratejik önemi olan Valpo ve Pojega gibi kaleleri kaybetti. Bu kayıpların sonucunda silahlarını ve cepheyi bırakıp İstanbul’a yürüdüler ancak bu arada IV. Mehmet tahttan indi ve onun yerine erkek kardeşi II. Süleyman getirildi.

1988’de Habsburg Ordusu Belgrad’ı işgal etti ve II. Süleyman hem buna karşılık olarak hem de Avusturya seferi yapabilmek için Gladova ve Orşova kalelerini işgal etti.

Viyana Barış Görüşmesi

II. Süleyman devletin başına geldiği zaman Zülfikar Ağa isimli bir elçi barış görüşmeleri için Viyana’ya gönderildi. Viyana’ya giden Zülfikar Ağa orada iyi karşılandı ve I. Leopold ve Leopold’un zamanları ile görüştü. Yapılan görüşmeler sonucunda 10 Şubat 1689 tarihinde barış için toplantı yapılmasına karar verildi. 10 Şubat’ta olan barış görüşmesine Zülfikar Ağa Osmanlı Devleti’nden 10 kişi ile birlikte katıldı ve daha önce Osmanlı’ya karşı savaşmış Venedik, Avusturya ve Lehistan’da bu görüşmeye katıldı. Ancak görüşme boyunca Kutsal İttifak’ın isteklerinin fazla olması nedeni ile Zülfikar Ağa bu görüşmenin sonuçlanamayacağını anlamıştır. Ve aynı dönemde Fransa’nın Batı Avrupa’da savaş çıkaracağı ikna edilmiştir ve bunun üzerine Osmanlı Devleti savaşa devam etme kararı almıştır. Şimdi de 1692-1694 yılları arası savaşları ve antlaşmaları inceleyim;

Lehistan ordusu Tuna üzerinden ilerleyerek Kamaniçe’yi ve Varat’ı alıyorlar. Venedik ordusu ise Lehistan ordusunun hareketi üzerine harekete geçiyor ve Dalmaçya’da ilerleyip Gabella kalesini alıyor. 21 Eylül 1964 tarihinde Venedik donanması karaya 9.000 asker çıkarıyor ve top atışları ile 2000 kişilik Osmanlı Garnizonu’nu geri çekilmeye zorluyor. Sonrasında Venedikliler ile yapılan bir anlaşma sonucu hiç kan dökülmeden Sakız adasında yaşayan Müslümanlar ile birlikte gemiler vasıtasıyla Çeşme’ye gidiyorlar. Şimdi de 1695-1699 yılları arasında yapılan savaşları ve antlaşmaları inceleyelim;

Osmanlı ve Venedik Deniz Savaşı

9 Şubat 1695 tarihinde Hüseyin Paşa Sakız Adası çevresinde olan Venedik ablukasını kaldırdı. 18 Şubat’ta ise Sakız Adası ele geçirildi. Hüseyin Paşa Kaptan-ı Deryalığa aynı zamanda Sakız Adası muhafızlığına getirildi.

Azak Çarpışmaları

Bu çarpışmalar iki seferden meydana gelmektedir ve ilk seferde I. Petro 90.000’in üstünde askeri olan bir kuvvetle 7.000 kişilik Osmanlı garnizonuna saldırma amacı ile yola koyuldu. Aynı zamanda olası bir yardım gelmemesi için Dinyeper Nehri kıyılarına 120.000 kişilik bir ordu konuşlandırıldı. 7 Haziran’da kale kuşatıldı ancak Murtaza Paşa ile Kırım Hanı Kaplan Giray’ın çabaları sonucu kuşatma başarısız oldu.

1695’in sonuna doğru Rusya ikinci bir sefer için hazırlık yapmaya başladı. İlkbaharın başlarında kuşatmayı denizden de yapmak amacıyla “Azak Filosu” kuruldu. Dinyeper kıyısı tarafından yardım gelmemesi için kıyıya 75.000 asker konuşlandırıldı. Ana kuvvet ise 23 ve 26 Nisan arasında hem nehirden hem de karadan saldırıldı. Bunun üzerine nehirden gelen bombalanmanın kesilmesi için yola çıka Türk filosu iki gemi kayıp verdi. Sonrasında geri çekildi. 17 Temmuz’da hiçbir destek alamayan Türk garnizonu önce dış surdan çekildi. 19 Temmuzda ise teslim oldu.

Zenta Muharebesi

II. Mustafa’nın Avusturya seferi ile Belgrad’a ulaşması sonucu yapılan toplantıda sefere Zenta üzerinden devam etmeye karar verildi. Bir sadrazam daha Avusturyalılar Zenta’ya yerleşemeden saldırmayı teklif etti ancak bu teklif kabul edilmedi. Osmanlıların Tisza mevkisinde bulunduğunu öğrenen Prens Eugene hemen Tisza’ya yöneldi. Prens Eugene’in geldiğini duyan Osmanlı ordusu tam o sırada köprüden geçmekteydi. Bu işlemi hızlandırdılar. Ancak köprüye fazla yük bindirmiş olmaları nedeni ile parçalanmaya başlamıştı. Osmanlı ordusunun büyük bir kısmı köprüyü geçemedi ve bu sırada çarpışma başladı. Avusturya topçuları Osmanlı askerlerinin bulunduğu kıyıyı yoğun bombardımana tuttu. Osmanlı ordusu bu muharebe sonucunda 30.000 asker kayıp verdi.

Karlofça Barış Antlaşması

Osmanlı ile Lehistan, Avusturya, Rus çarlığı ve Venedik arasında olan görüşmeler yaklaşık iki-üç ay kadar sürdü ve bu görüşmelerin sonucu olarak 26 Ocak tarihinde Karlofça Antlaşması imzalandı. Antlaşma sonucunda Roma İmparatorluğu 249.000 kilometrekare, Lehistan 45.000 kilometrekare ve Venedik ise 32.000 kilometrekare toprak kazandı. Bu antlaşma sonucunda Osmanlı 326.000 kilometrekare toprağını kaybetti. Ve bu antlaşma sonucu Kutsal İttifak sonlandı.

Not: Bu konuyla ilgili olarak Konjonktürel İttifak Nedir? Hangi Antlaşmada Uygulanmıştır? başlıklı yazımızı da inceleyebilirsiniz.

Bir Yorum

  1. Bilgiler harika ama keşke biraz yazım kurallarına, Türkçemize dikkat edilseymiş. Bu kadar güzel bilgiye yazık. Lütfen daha çok dikkat edin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Konuyla İlgili Yazılar

Başa dön tuşu

Metin kopyalamanın açılabilmesi için
lütfen web sitemizdeki herhangi bir reklama
tıklayarak bize destek olunuz.

Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olunuz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.