9. Sınıf TarihTarih Dersi İçerikleriTarih Konu Anlatımları

İnsanlığın Hafızası Tarih (Tarih Konu Anlatımı)

Bu yazımızda tarih dersi konu anlatımları kapsamında 9. sınıf tarih dersinin 1. ünitesi olan Tarih ve Zaman ünitesinin 1. konusu olan İnsanlığın Hafızası Tarih konusuna yer verdik. İnsanlığın Hafızası Tarih Konusunu “Bir araştırma alanı ve bilim dalı olarak tarihin konusunu, kapsamını ve diğer bilim dallarıyla ilişkisini açıklar.” kazanımı çerçevesinde anlattık.

İnsanlığın Hafızası Tarih

Ders: Tarih 9

Ünite: Tarih ve Zaman

Konu: İnsanlığın Hafızası Tarih

Kazanım: Bir araştırma alanı ve bilim dalı olarak tarihin konusunu, kapsamını ve diğer bilim dallarıyla ilişkisini açıklar.

İnsanlığın Hafızası Tarih konusuda öncelikle tarihin ve tarih bilimin tanımına yer verdik. Ayrıca tarihin konusu nedir? Olay ve olgu nedir? sorularını da yanıtladık. Geçmişten günümüze büyük fikir adamlarının ve tarihçilerin tarih hakkındaki görül ve düşünceleri de bu konuda yer almaktadır.

Tarih Nedir? ve Tarih Biliminin Tanımı

Tarih, geçmişte yaşamış insan ve insan topluluklarının faaliyetlerinin yer ve zaman gösterilerek, sebep sonuç ilişkisi kurularak, belge ve bulguları inceleyen bilim dalıdır. Tarihi bilgi, geçmişteki olaylara ilişkin tüm bilgilerin olayların gerçekleştiği dönemin şartları göz önüne alınarak mümkün olduğunca nesnel bir şekilde sunulmasıyla meydana gelir. Tarihte yaşanan olayların bir daha yaşanamayacağı için diğer bilimler gibi gözleme ve deneye dayanamaz. Tarih bir milletin ortak hafızasıdır. Tarih geçmişte yaşamış toplumların olaylara bakış açısı hakkında fikir sahibi olmamızı sağlar Tarih kaydedilmesi yazının icadı ile başlamıştır.

Sosyal bir bilim olan tarih, bilinmeyene yönelerek onu kendi yöntemleriyle keşfetmeye çalışarak bilimsel bilgiyi ortaya çıkarmak için kaynaklardan yararlanır. Çünkü kaynak olmadan tarihi gerçekleri ortaya çıkarmak mümkün değildir. Tarih, uyguladığı yöntemler ile bireylerde araştırma ve kanıt arama becerisini geliştirir. Tarih geçmişteki insanların neler yaptıklarını, neden ve sonuç ilişkisi dahilinde, yer ve zaman göstererek belgeler aracılığı ile objektif bir şekilde incelendiği için bilim olarak kabul edilmektedir. Bu neden ve sonuç ilişkisi dahilinde incelenmesi sonucunda bireylerde çok yönlü düşünme kabiliyeti artar. Tarih bilimi geçmişten günümüze meydana gelen olayları kronolojik bir süreçte ele alır. Günümüzde tarih biliminin temel amacı incelenmesi ve açıklanması zor olan karmaşık tarihi olayları ortaya çıkarmaktır.

Okuma Önerisi: Bu konuyla ilgili olarak Tarih Nedir? Tarihin Tanımı ve Özellikleri başlıklı yazımızı da inceleyebilirsiniz.

Tarih Sözcüğünün Kökeni

Tarih sözcüğünün kökeni ve sözcük anlamı nedir? Başka dillerde tarih sözcüğünün karşılığı nedir?Tarih kelimesinin Batı dilindeki tüm karşılıkları Grekçe olan istorien sözcüğünden gelmektedir. Tarih kelimesi Latince “historia” İtalyanca “storia” Fransızca “histoire” İngilizce “history” Almanca “historie”dir. İyonya lehçesinde tarih, bildirme ve haber anlamında kullanılırken Attika lehçesinde ise görerek ve tanık olarak bilme anlamında kullanılır. Daha da çok genişleyen kullanım alanıyla fizik, coğrafya, astronomi, bitki ve hayvan bilgisi hatta giderek doğa bilgisini kapsayacak şekilde kullanılmaktadır. Edward Carr’ın tarih için yaptığı tanım ise “doğrulanmış algı kümesi”dir. Tarih kelimesi Arapça’dan gelmektedir. Tarih kelimesi wrχ/Arχ kökünden gelen taˀrīχ تأريخ kelimesidir. Anlamı ise günün tarihinin hilalin kaçıncı günü olduğunu belirlemedir.

Tarih Hakkındaki Görüş ve Düşünceler

Herodot, Batı Anadolu’da bugünkü Bodrum yakınlarında MÖ 484 yılında doğdu. Tiran Lygdamis tarafından sürülmüştür. Herodot’un gençliği ise dünyanın birçok yerine yaptığı geziler ile geçmiştir. Herodot uzun süre Atina’da yaşamıştır. Herodot’un Mısır’a gidip Assuan’a kadar indiği, Mezopotamya’yı, Filistin’i, Güney Rusya’yı gördüğü, Afrika’nın kuzey kıyılarını da gördüğü düşünülmektedir. Yaşlılığında İtalya’daki Thurii adlı Yunan kolonisine çekilmiştir. Herodot çekildiği yerde kendisine “Tarihin Babası” olmayı kazandıran eserini burada kaleme almıştır. Herodot’un kaleme aldığı kitap yalnızca bir tarih eseri değildir. Herodot tarihi ise insanların ve insan topluluklarının başlarından geçenleri kaydederken edinilen bilgi olarak tanımlamıştır.

İbn-i Haldun, 1332’de Tunus’ta doğmuştur. İbn-i Haldun tarih, sosyoloji, felsefe, siyaset bilimi, sosyal bilimler ve ekonomi alanlarında önemli fikirler ortaya atmıştır. İbn-i Haldun tarih hakkında ise tarihin gerçeği araştırmak ve olayların sebeplerini bulup ortaya koymak olduğunu söylemiştir.

Leopold von Ranke, 21 Aralık 1795 Almanya’da doğmuştur. Leopold von Ranke ile tarih incelemeleri yapılırken birincil kaynakların önemi, hikâyeci tarih ve uluslar arası politika da tarihin yeri özel bir anlam kazanmıştır. Tarih, toplumlara aktarılırken “aslında ne ise” ona sadık bir tarih yazımı üzerine düşüncesini savundu. Kendinden sonraki tarih yazımında önemli yardımlarda bulundu.. Kendi sözleriyle tarihin hakikatte meydana gelmiş olaylarla ilgili olduğunu, gerçeğin ne olduğu belgelerde saklı olduğunu ve gerçeğin ancak belgelerin yardımıyla ortaya çıkabileceğini söyledi. Leopold von Ranke’ye göre belge yoksa tarih de yoktur.

Ahmet Cevdet Paşa, 27 Mart 1822’de Lofça’da doğmuştur. Osmanlı Devleti’nde on dokuzuncu asırda yetişen Türk devlet ve bilim adamı, tarihçi, hukukçu ve şairdir. Mecelle’yi kaleme alarak İslam hukukunu kalıplaştıran kişidir. Ahmet Cevdet Paşa tarih hakkındaki görüşlerini şu sözler ile dile getirmiştir: “Tarih bir olayın sadece o tarihte olduğunu bilmek değil, geçmişte meydana gelen olayları değerlendirerek ve bu olaylardan ders almaktır.”

Edward Hallet Carr, 28 Haziran 1892’de Londra’da doğdu. Özellikle “Tarih Nedir?” adlı eseri ile tanınmaktadır. Edward Hallet Carr tarih hakkında tarihçi ile olgular arasında kesintisiz karşılıklı bir etkileşim sürecidir ve bugün ile geçmiş arasında bitmez bir diyaloga benzetmiştir

Halil İnalcık, 7 Eylül 1916’ta İstanbul’da doğmuştur. Halil İnalcık, eserleriyle Osmanlı-Türk tarihine hem siyasi ve ekonomik konularda hem de kültür ve medeniyet tarihi alanında birçok katkıda bulunmuş bir bilim insanıdır. Tarih hakkında görüşlerini ise “Gerçek bir tarih için kaynaklara gitmek, kaynakları iyi tenkit edip değerlendirmek gerekir.” sözleriyle ifade etmiştir.

Tarihin Konusu Nedir?

Geçmiş ve şimdiki zamandaki insan tecrübesinin tamamı tarihin konusu içine girer. Tarihin konusu, zaman içinde insan faaliyetleri, farklı etkilerle meydana gelen değişimler ve insan eylemlerinin sonucunda ortaya çıkar. Ayrıca doğa olayları da insanları etkilediği i.in tarihin konusunun içine girer. Tarihin konusu insandır ve insanın olmadığı yerde tarih olmaz.

Olay ve Olgu Nedir? Olay ve Olgu Örnekleri

Tarih biliminin araştırma konusu içerisinde bulunan iki önemli unsur bulunmaktadır. Bu unsurlardan birincisi olay, diğeri ise olgudur. Olay; tarihte insanlığı etkileyen siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik ve dini konularda kısa sürede meydana gelen gelişmelerdir. Olaylar kendilerine özel özelliklere sahiptirler. Somut bilgi içerirler. Yer ve zaman bildirirler. Aynı zamanda olayların başlangıç ve bitiş süreleri de belirlidir. Olaya örnek vermek gerekirse Talas Savaşı tarihi bir olaya örnek olarak verilebilir. Malazgirt Savaşı’nın yaşanması, İstanbul’un fethedilmesi, Atatürk’ün çeşitli alanlarda inkılâplar yapması da yine olay örnekleri arasında yer alır.

Tarih biliminin araştırma konusu içerisinde bulunan unsurlardan diğeri olan olgu ise tarihte insanlığı etkileyen olayların ortaya çıkardığı sonuçların meydana geldiği uzun süreli değişimlerdir. Olgular; geneldir, süreklilik gösterirler, soyutturlar. Olgularda belirli bir yer ve zaman yoktur. Tarihi olgu ve tarihi olay arasındaki farklar şunlardır; tarihi olay biriciktir, özgündür, tekrarlanamaz. Fakat tarihi olgu ise geneldir ve tekrar edilebilir. Olguya örnek vermek gerekirse Talas Savaşı sonucunda Türklerin Müslüman olması olguya örnek olarak gösterilebilir. Malazgirt Savaşı’nın sonucunda Anadolu’nun Türkleşmesi, İstanbul’un fethedilmesi sonucu İstanbul’un Türk şehri haline gelmesi, Atatürk’ün çeşitli alanlarda inkılâplar yapması sonucu Türkiye’nin çağdaşlaşması da yine olgu örnekleri arasında yer alır.

Okuma Önerisi: Bu konuyla ilgili olarak Olay ve Olgu Nedir? Tarihi Olay ve Olgu Örnekleri ve Olay ile Olgu Arasındaki Fark Nedir? başlıklı yazılarımızı da inceleyebilirsiniz.

Tartışalım: Hafızasını Kaybeden İnsan Geleceğini Planlayabilir mi? Neden?

Hafızasını kaybetmiş bir insan geleceğini planlayamaz. Çünkü hafızasını kaybettiği için geçmişte yaşadığı olaylarını unutarak öğrendiği bilgi ve deneyimleri kaybeder. Geçmişte yaşadıkları olayları bugüne aktaramayıp bilgi ve deneyimlerini kaybedince hayatta karşısına çıkan zorlukları üstesinden gelemez. Hafızasını kaybeden insanın kararlı bir geleceği olamaz. Geçmişte yaptığı hatalardan ders çıkarması gerekirken hafızasını kaybettiği için geçmişte yaptığı hatalardan ders çıkaramaz. Geleceğini planlayamaması sonucunda ise hayatından karışıklıklar çıkar. Çıkan karışıkları geçmişteki tecrübesini hatırlayamadığı için çözemez. Ve böylelikle kısır bir döngüye girer.


1. Ünitenin Tüm Konuları: Tarih ve Zaman ünitesinin tüm konularını aşağıdaki başlıklarda inceleyebilirsiniz.

İnsanlığın Hafızası Tarih (Şu an bu başlıktasınız!)

Tarih Bilimin Yöntemi Nedir?

Tarih ve Diğer Bilimler

Neden Tarih?

Tarihi Olaylara Bakış Açısı 

Zamanın Taksimi 

Tarihin Dönemlendirilmesi

Takvim Sistemleri

2 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Konuyla İlgili Yazılar

Başa dön tuşu

Metin kopyalamanın açılabilmesi için
lütfen web sitemizdeki herhangi bir reklama
tıklayarak bize destek olunuz.

Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olunuz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.