Dünya Tarihi

Kast Sistemi Nedir? Hindistan’ın Siyasi Birliğine Etkileri Nelerdir?

Hindistan kast sistemi İngiliz sömürgecilerin toplumu ayaklar altına almak ve kolaylıkla yönetmek amacıyla kullandığı toplumsal bir düzensizlik ve canilik örneği olarak tanımlanabilir. Kast sistemi ayrıca bir toplumsal tabakalaşma örneğidir.

Kast Sistemi Nedir?

Kast sistemi Hindistan’da Orta Çağ’da ortaya çıkan sınıf ayrım sistemidir. Kelime kökeni olarak Kast Portekizce’den gelmektedir ve saf soy anlamındadır. Kast olayı Hindistan’da toplumu farklı sınıflara ayırır. Sistemin karmaşık olmasından ötürü çoğu sosyolog, kast sistemini tam olarak tanımlayamaz ve tanımlanamayacağını belirtir. Ancak en basit şekilde kast; sömürgeciliğin ortaya çıkardığı ekonomik ve toplumsal değişimlerden beslenmiş, tarihi dinsel köklerle uzanan toplumsal bir yasa. Sözcük kökeni olarak kast, Portekizce’de ırk, soy ve cins anlamlarına gelen ‘casta’ kelimesinden türer. Aile veya toplumsal gruplardan gelen eşitsizlikler ve adaletsizlikler Hindistan’da halen devam eder.

Hint halkında sosyal sınıflara (tarihi Vedik halkında kadar geri dönemlere uzanan ‘Varna’ ) veya ailelere (aile mesleğiyle bağlantılı olan ‘Jati’ ) göre belirlenen grupların var olduğu kabul edilmiş durumda. Aileden geçen sınıflar genellikle toplumsal sınıflarla bağlantılıdır. Günümüz kastları 19. yüzyılın ikinci kısmında bazı sosyal gruplara özel görevler veren İngiliz sömürgeci askerlerini taktik olarak Hint toplumunu kolay yönetmek için yarattığı toplumsal değişikliklerden dolayı oluşmuştur.

Kast Sistemindeki Sınıfları Nelerdir?

Kast Sistemi’ni oluşturan en önemli unsur ‘Varna’ öğretisidir. Bu öğreti tüm insanların doğduğu andan itibaren şu dört kasttan birine girdiğini savunur. Kast grupları aileden geçer.

  • Brahmanlar
  • Ksatriyalar
  • Vaisyalar
  • Sudralar

Şimdi kast sisteminde yer alan bu dört ana sınıfı ayrıntılarıyla inceleyelim.

Brahmanlar (Brahmin)

Brahmanlar en yüksek grubu temsil ediyor. Kendi kutsal yazıtları olan Veda’ları (Hintlilerin, tanrılarına atfen söylediği dua ve yakarmalardan oluşan kutsal metinleri) incelemek, değerlendirmek ve kendi dinlerinin öğretim ve eğitim işleriyle uğraşmakla yükümlü kişilerdir. 30-35 yıl sonra inzivaya çekilip ruhlarını felsefi ve dini düşünceler ile besler ve kendilerini dinlenmeye verirler. Brahmanlar’ın kurban ayinlerini yürütmek, kutsal yazıtları okumak ve dini ayinleri kontrol etmek gibi sorumlulukları vardır.

Ksatriyalar (Kshatriya)

Ksatriya sınıfı, üst rütbeli, değerli asker ve yöneticilerden oluşur. Brahman dinine göre Ksatriya kastı Brahman sınıfının desteği olmadan refah ve mutluluğa erişemez. Brahmanlar da, Ksatriyalar olmadan ilerleyemez. Tüm büyük subay, komutan ve yöneticiler bu sınıftan oluşur.

Vayşiya (Vaishya-Vaisyalar)

Vaishya, ticaretle ve tarım ile uğraşan kasttır. Tüm üretim işlerinden sorumludurlar. Ticaret ve tarım ile uğraşmak, kutsal kitapları ve metinleri incelemek, sadaka vermek ile yükümlüdürler. Genel olarak orta durumda tüccarlardır.

Sudralar (Sudras)

En ağır işleri yapmakla zorunlu olan ve kendisinden üstte bulunan üst kast üyeleri için çalışmak mecburiyetinde olan sınıftır. Bu kasttaki kişiler temel haklardan yoksundur ve ‘köle’ olarak ifade edilirler. Bu kasta karşı yüksek kastlardan din adına yapılan her türlü zulüm doğru sayılır ve desteklenir. Çoğunluk olarak köylülerin bulunduğu kasttır.

Paryalar

Paryalar, kast dışı veya ‘Aşağı’ olarak görülür. İnsanlığın en düşük, pis ve aşağılık sınıfı olarak kabul edilen Paryalar kast sınıfları içerisinde bile yer almaz ve kastın dışında tutulurlar. Fiziksel anlamda dokunulmaması gereken kişiler olarak görülürler ve onlarla ten temasından kaçınırlar. Bu sebeple Paryalar’a ‘Dokunulmazlar’ olarak da hitap edilmekte. Hinduların kutsal metni olan Manu Yasalarına göre kasta dahi kabul edilmeyen bu insanlara Parya olarak hitap edilmektedir. Bu insanlar hukuksal alanda da tanınmamakta ve sosyal yaşamda kendilerine birçok yasak uygulanmaktadır.

Kast Sisteminin Hindistan’ın Siyasi Birliğine Etkileri Nelerdir?

Hindistan’daki her üç insandan ikisi yoksulluk sınırının altındadır ve ülkede 70,6 milyon Parya vardır.
Paryaların hukuksal ve sosyal hiçbir hakkı yoktur ve hep ezilirler, şehirler ve köylerde yaşamaları yasaktır, geceleri dolaşmaları yasaktır ve onlara yapılan her zulüm haklı görülür. Onların herhangi birine dokunması kesinlikle yasaktır. Aynı şekilde onlara dokunulması da yasaktır. Paryalar bir sonraki hayatlarında üst sınıflarda doğacaklarına inandıkları için bu durumu kabullenirler. Aynı zamanda Parya olmalarının sebebi eski hayatlarında yaptıkları kötülükler olduğuna inanırlar ve genelde hepsinin ten rengi koyudur. Kısacası reenkarnasyonun acı çektirdiği bir toplum düzenidir.

Manu Yasaları Nelerdir?

Paryalar için oluşturulan Manu Yasaları aslında Hindistan’ı siyasi ve toplumsal olarak oumsuz etkilemiştir. Hindistan’da birlik ve beraberliğin kurulmasını engellemiştir. Manu Yasalarının bazı maddeleri şöyledir;

  • Köy ve Kasaba dışında oturmak zorundadırlar.
  • Geceleri şehirde ve köyde dolaşmaları kesinlikle yasaktır.
  • Gündüzleri şehirlerde kendilerinin Parya olduğunu belirten simge veya işaretler ile dolaşmaları zorunludur.
  • Sadece ölülerden onlara kalan kıyafetleri giymeleri kabul edilir ve başka giysi bulundurmaları veya giymeleri yasaktır.
  • Eşek ve köpekten başka hayvan besleyemezler.
  • Kast Sistemi sınıflarında yer alan hiçbir kişiye dokunamazlar.
  • Kimsesizlerin cenazelerini taşımakla ve gömmekle yükümlüdürler.
  • Kastlar’da yer alan insanların yapmak istemediği kirli ve ağır işleri yapmakla görevlidirler (lağım, tuvalet temizlemek, çöp toplamak vb.

Batı dünyasının insanlarının ‘Dalitler’ olarak isimlendirdiği Paryaların Hindistan halkındaki yeri oldukça önemlidir. Hindistan’ın kurucusu olan Gandhi’nin Paryaların hayat şartlarınıı değiştirmek için 21 günlük bir arınma orucu tuttuğu bilinmektedir. Gandhi’nin uğraşları ile Hindistan Hükümeti Parya statüsünü kaldırmıştır. Bu denli bir sınıflandırma sisteminin bulunduğu sosyal bir düzende genel anlamda belli başlı yasakların bulunması tabi ki çok normal karşılanması gereken bir durumdur.

Kast Sisteminin Özellikleri

Her kast için geçerli olan yasalardan bahsetmemiz gerekirse yasaklar şunlardır;

  • Bir Hintli kendisinden aşağı kastta bulunan biri ile aynı sofrada yemek yiyemez hatta onlarla aynı sofrada bile oturamaz, ayrıca alt kasttan birinin hazırladığı yemeği yemesi de konulan bir yasadır. Bu sebeptendir ki zengin Hindular yemeğini herkesin yemesi serbest olan yemekleri yapabilecek Brahman sınıfından aşçı tutarlar.
  • Üst bir kasttan veya kendi kastından birini öldüren kişi ölüm cezasına çarptırılır. Alt kastta birini öldüren kişi ise ölüm cezasına çarptırılmaz.
  • Brahmanlar’ın dört, Kşatriyalar’ın üç, Vayşiyalar’ın iki, Sudralar’ın ise bir kadınla evlenmesi serbesttir. Kastlar arası evlilik kesinlikle.
  • Eşi ölen bir kadının dur kalması halinde tekrar evlenmesi tüm kastlarda kesinlikle yasaktır.
  • Kast kurallarına uyum sağlamayanlara verilen en büyük ceza kasttan atılmadır. Bu toplumdan dışlanma demektir ve Hindular için çok aşağılayıcıdır. Kasttan çıkarılan bir kişinin kasta tekrar girmesi zor, ancak bazı şartları yerine getirmesi durumda tekrar kasta alınabilir.
  • Meslekler babadan oğula şeklinde devam eder.

Hindistan’da çoğu siyasi birlik belli kast grupları üzerine strateji kurar ve o gruplardan oy toplayarak belli bir ilerleme göstermeye çalışırlar be sebeple Hindistan’da asla siyasi birlikten veya belli grupların baştaki siyasi parti tarafından diğer herhangi bir grupla eşit miktarda gözetilmediğini söyleyebiliriz.

Not: Bu konuyla ilgili olarak İlk ve Orta Çağ’da Toplumsal Tabakalaşma ve Artı Üründen Sosyal Sınıflara başlıklı yazılarımızı da inceleyebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Konuyla İlgili Yazılar

Başa dön tuşu

Metin kopyalamanın açılabilmesi için
lütfen web sitemizdeki herhangi bir reklama
tıklayarak bize destek olunuz.

Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olunuz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.