Türklerde Coğrafya ile Oluşan Yaşam Tarzı (Tarih Konu Anlatımı)
Bu yazımızda tarih dersi konu anlatımları kapsamında 9. sınıf tarih dersinin 4. ünitesi olan İlk ve Orta Çağlarda Türk Dünyası ünitesinin 3. konusu olan Türklerde Coğrafya ile Oluşan Yaşam Tarzı konusuna yer verdik. Türklerde Coğrafya ile Oluşan Yaşam Tarzı konusunu “İslamiyet öncesi dönemde Türklerin yaşadığı coğrafyalar ile hayat tarzları arasındaki ilişkiyi analiz eder.” kazanımı çerçevesinde anlattık.
Bu Yazının İçindeki Başlıklar:
Türklerde Coğrafya ile Oluşan Yaşam Tarzı
Ders: Tarih 9
Ünite: İlk ve Orta Çağlarda Türk Dünyası
Konu: Türklerde Coğrafya ile Oluşan Yaşam Tarzı
Kazanım: İslamiyet öncesi dönemde Türklerin yaşadığı coğrafyalar ile hayat tarzları arasındaki ilişkiyi analiz eder.
Türklerde Coğrafya ile Oluşan Yaşam Tarzı konusunda Türklerin ana yurdu ve ilk yaşadıkları coğrafya hakkında bilgiler verdik. Ayrıca Bozkır nedir? Bozkır yaşam tarzının özellikleri nelerdir? Bozkır üslubu nedir? sorularını yanıtladık.
Türklerin Ana Yurdu
Türklerin ana yurdu neresidir? Bu ana yurdun sınırlarını belirtelim. Türklerin ana yurdu Orta Asya adı verilen coğrafyadır. Asya kıtasının orta bölgesinde yer almasından dolayı Orta Asya adı yerilen coğrafyada yıllar boyunca Doğu ve Batı kültürleri etkileşim içerisinde bulunmuştur. Çin’den başlayıp Akdeniz ve Karadeniz’deki kıyılara ulaşan İpek Yolu da kültür etkileşimine büyük ölçüde katkı sağlamıştır. Türkler Orta Asya’da uzun yıllar boyunca yaşamış, bu bölgede devletler kurmuş, savaşlar yapmış ve çeşitli kültürel miraslar bırakmıştır. Günümüzde Moğolistan’da bulunan Orhun Yazıtları Türklerin Orta Asya’da bıraktığı kültürel miraslara örnek verilebilir.
Orhun Yazıtları sayesinde Türklerin dilbilgisi oturmuş bir dile sahip olduğu anlaşılır, bu bilgi bize Türklerin Orta Asya’da yaşarken oluşmasının üzerinden uzun zaman geçmiş bir dile sahip olduğunu gösterir. Orta Asya, Türklerin ana yurdu, kuzeyde Kırgız bozkırları ve Altay dağları, doğuda Moğolistan ve Doğu Türkistan, güneyde Tibet platosu, Karakurum, Hindukuş ve Kopet dağları, batıda Hazar denizi ile sınırlanan bir coğrafyadır. Bu konu başlığı altında Doğu Türkistan ismiyle kullanılan bölge günümüzde Çin Halk Cumhuriyeti’ne bağlı özerk bir cumhuriyet olan Sincan-Uygur Bölgesi yerine kullanılmıştır.
İlk Türklerin Yaşadığı Coğrafya
İlk Türklerin yaşadığı coğrafya hakkında bilgi verelim. İlk Türkler Orta Asya’da Tanrı Dağları ile Seyhun Nehri arasında uzanan bozkırda yaşamışlardır. Bozkır sözcüğü Türk Dil Kurumu’na göre ağaçsız, kurak ve sıcak, ılıman iklimlerden oluşan doğal alan anlamına gelmektedir. İlk Türklerin yaşadığı coğrafya da kurak düzlüklere ve ovalara sahip olan, etrafında ise dağlar bulunan bir bölgedir. Ortasında düzlüklerin bulunduğu etrafında dağların olduğu bu coğrafya Türklerin yaşamına fazlaca etki etmiştir. Hatta bu coğrafyanın etkisi Türklerin destanlarında bile yer bulmuştur. Ergenekon Destanı’nda etrafı yüksek dağlarla çevrili bir alandan “Ergenekon” yani dar geçit adı verilen yer sayesinde çıkmışlardır. İlk Türklerin yaşadığı coğrafyanın Türk destanlarına etki etmesini açıkça görüyoruz.
İlk Türklerin yaşadığı coğrafya, Tanrı Dağları ile Seyhun Nehri arası, tarıma elverişli değildi. Çorak topraklarda tarım yapılamıyordu, bu nedenle Türkler hayvancılıkla uğraştı. Ön Türklerin yaşadığı bölgede sebze veya bitki yetiştirilemediği için et ve süt ürünleri Türkler için bulunması daha kolay gıdalardı ve Türkler Orta Asya coğrafyasında yaşarken bunları tükettiler. Ayrıca, Orta Asya coğrafyasındaki Altay dağlarının demir kaynakları da Türklerin demircilik açısından gelişmesini sağlamıştır. Türkler pek çok ulus gibi bulunduğu coğrafyanın sunmuş olduğu şartları ellerinden geldiğince kullanmışlardır.
Yorumlayalım: Orta Asya Coğrafyasının Türklerin Yaşam Biçimlerine Etkileri Nelerdir?
Orta Asya coğrafyasının çorak topraklara ve kurak iklime sahip olması nedeniyle Türkler sebze ve bitki yetiştirememiş, hayvancılıkla uğraşmışlardır. Hayvancılık Ön Türklerin başlıca ekonomik kaynağı olmuştur. Türkler sürekli olarak atları ve koyunlarına taze ot bulmak için göç etmişlerdir. Steplere otaklar kuran Türkler boylar hâlinde yaşamışlardır. Yıllar boyunca Orta Asya’nın farklı steplerine göçen Türkler bu coğrafyada denizcilik ile uğraşamamışlardır. Orta Asya’da denizcilik yapamayan İlk Türkler ancak Anadolu Türk yurdu hâline gelirken Çaka Beyliği zamanında denizcilik yapmıştır. Orta Asya coğrafyasında Türkler hayvancılıkla uğraşmalarının bir sonucu olarak deriden üretilen giysileri kullandılar. Derinin yanı sıra kürk gibi maddeleri giydiler ancak İslamiyet’in etkisiyle Türklerin bu giyim biçimi değişmiştir.
Bozkır Nedir? Bozkır Yaşam Tarzının Özellikleri
Bozkır nedir? Bozkır yaşam tarzının özellikleri nelerdir? Bozkır üslubu nedir? sorularını yanıtlayalım. Bozkır, kurak otsullardan oluşan, ılıman ve sıcak iklimlerde olan ağaçsız doğal alanlara ve steplere denir. Bozkır yaşam tarzında insanlar çadırlar, otaklar kurar. Kalıcı mimari eserler, evler, kullanılmaz, toplanabilen tekrar kurulabilen otaklar vardır. Bozkır koşulları nedeniyle insanlar tarım yapamaz, bunu yerine avcılık ve hayvancılıkla uğraşırlar. Bu özellikler bozkırda yaşan toplumlarda gelişmiştir.
Bozkır yaşam tarzında insanlar evler inşa etmemiş, büyük tarım alanları oluşturmamış ya da Çin Seddi örneğinde olduğu gibi yerleşik bir toplumu veya şehri gelebilecek akınlardan sürekli korumak için binalar inşa etmemiştir. Çinliler uzun bir set inşa etmiştir. Bu setten yerleşik hayata dair bazı bilgiler çıkarabilir. Örneğin setin Çin tarafında yerleşik bir hayatın olduğu, sürekli farklı yerlere gitmeyen ve belli bir hanede, şehirde yaşamını devam ettiren bir toplum yaşadığını anlayabiliriz. Ancak bu durum bozkır yaşam tarzı için geçerli değildir. Bozkır yaşam tarzını benimseyen insanlar göç ettikleri için yerleşik hayatın simgesi olan evler inşa etmezler. Tuğlalardan binalara, setlere ihtiyaç duymazlar. Bozkır üslubu, hayvan üslubu ise bir çağa, bir topluma ait renklendirme, söyleyiş, sanat biçimidir. Bozkır üslubunda insanlar destanları, efsaneleri sözlü olarak nesilden nesle aktarırlar, renklendirmeleri, boyamaları dokumalarda, kılıçlarda, kemer tokalarında yoğun olarak kullanırlar.
İlk Türklerde Yaylak-Kışlak Hayatı
İlk Türklerde yaylak-kışlak hayatı hakkında bilgi verelim. Yaylak ve kışlak sözcükleri Orhun Yazıtlarında ve Eski Türkçede kullanılmıştır. Yaylak yazın yaşanan yer, kışlak ise kışın yaşanan yer anlamına gelir. Türkler konar-göçer yaşam tarzını benimsemiş, yazın ve kışın farklı yerlere göç etmişlerdir. Türkler yoğun olarak hayvancılıkla uğraştığı için hayvanlarına sürekli taze ot bulma arayışındadır. Türkler kışın kar görmeyen, nispeten daha sıcak olan güney enlemlerine göç ederler. Yazın ise daha kuzeye ve serin olduğu için yüksek bölgelere yine taze besin kaynağı bulmak için göç ederler. İlk Türklerin yaylak-kışlak hayat tarzını benimsemiş olmalarının sebebi aslında Orta Asya coğrafyasının tarıma elverişli olmamasıdır. İlk Türklerin yazın yaylalara gitmelerinin sebebi bu alanların hayvan otlağı olmasıdır. Kışlaklar ise genelde vadilerin etrafıdır. Ancak İlk Türklerin yaylak-kuşlak hayatında insanların gideceği yer bellidir. İlk Türkler yazın ve kışın belli yerlere giderler, sürekli olarak başka yaylak ve kışlaklara gitmezler. Kendilerine daha önce belledikleri yerlere sıcak mevsimlerde ve soğuk mevsimlerde giderler.
Yorumlayalım: Günümüzde Konar-göçer Hayat Tarzının Ülkemizde Görülmesinin Nedenleri Neler Olabilir?
Günümüzde Türkmen veya Yörük olarak adlandırılan göçen Türkler, yaylak-kışlak olarak göç ederler. Yarı göçebe bir hayat sürerler. Konar-göçer Türkler, Eski Türk kültüründe önemli bir yerine olan konar-göçerliği devam ettirmek için göç ederler. Yörükler ya da Türkmenler olarak adlandırılan bu insanlar Selçuklu zamanında Türklerin Anadolu’ya yerleşmesinde beri konar-göçer hayat sürmüştür. Selçuklu döneminden sonra Osmanlı Devleti zamanında da yerleşik hayata geçmeyen kültürlerini ve geleneklerini sıcak ve soğuk zamanlarda farklı yerlere göç ederek devam ettiren bu insanlar Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde de hâlâ konar-göçerliğe devam etmektedir. Hayvancılık yapmak için göçen ve genelde çobanlık, hayvancılık mesleklerini sürdüren bu insanların sayısı günümüzde azdır. Türkiye Cumhuriyeti’nde iskân yasalarıyla insanlar belirli bölgelere yerleştirilmiştir. Konar-göçer insanların bazıları iskân yasaları, çeşitli zorluklar ya da ekonomik sıkıntılarla karşılaştığı için yerleşik hayata geçmiştir ancak günümüzde konar-göçer yaşam tarzını benimsemiş insanlar hâlâ görülmektedir. Konar-göçer insanlar eski kültürlerini ve alışkanlıklarını devam ettirmek nedeniyle günümüzde de bu yaşam tarzına devam etmektedir.
4. Ünitenin Tüm Konuları: İlk ve Orta Çağlarda Türk Dünyası ünitesinin tüm konularını aşağıdaki başlıklarda inceleyebilirsiniz.
1. Konu: Avrasya’da İlk Türk İzleri
İlk Türk Devletleri ile İlgili Önemli Siyasi Gelişmeler
2. Konu: Boylardan Devlete
Türk Devletlerinde Gücün Meşruiyet Kaynağı
Gücün Maddi ve Temel Kaynakları
Türk Kitabelerine Göre Güç ve Yönetim Anlayışı
3. Konu: Türklerde Coğrafya İle Oluşan Yaşam Tarzı (Şu an bu başlıktasınız!)
4. Konu: Kavimler Göçü
5. Konu: İlk Türk Devletleri ve Komşuları
Merhaba Güven Bey, öncelikle elinize sağlık yazınız güzel olmuş. Yazınızın girişinde İlk Türklerin yaşadığı yerlerden bahsederken keşke İlk Türkler hakkında biraz bilgi verseydiniz. Ve yaşadıkları coğrafya onları nasıl etkilemiştir bunları da yazmanızı beklerdim açıkçası.