Dünya Tarihi

Çin Seddi Nedir? Çin Seddi Niçin ve Ne Zaman Yapılmıştır?

Türk toplumlarını da yakından ilgilendiren bir yapı olan Çin Seddi, M.Ö. 21. yüzyılda Qin Shi Huang tarafından yaptırılmasına karar verilen bir tarihi yapıttır. Çin halkının kedilerine ve ülkelerini Türk ve Moğol saldırılarından korumak amacıyla yapmış oldukları Dünya’nın en uzun savunma hattı olarak kabul edilen Çin Seddi, dünyanın yedi harikasından biridir. Ama Çin Seddi uzaydan kesinlikle görülemediği hakkında kesin ve net bilgiler vardır.

Çin Seddi Nedir?

Hepimiz Çin Seddi’nin ününü ve ihtişamını duymuşuzdur. Hatta belki içimizden bir kaç şanslı insanın gidip görme şansı bile olmuştur. Temeldeki genişliği 6.5 metre olan duvarın üst kısmındaki genişliği ise 5.7 metre olarak bilinmektedir. Duvarın, yerden yüksekliği 8.5 metre olup, önemli geçitlerin ve büyük kapıların bulunduğu yerlerde 12 metreye kadar düştüğü de olmuştur. Çin Seddi’nin bazı bölümleri Kerpiçten bazı bölümleri ise taştan yapılmıştır. Fakat bu Dünya harikası yapıt hakkında alabildiğimiz bilgiler yeterince fazla değil ve sadece ansiklopedilerden ibarettir. Çin Seddi denilince hemen akla Dünya’nın en uzun savunma hattı olarak kabul edilip bir de Dünya’nın yedi harikasının içerisinde bulunuyor olması gelmektedir. Peki bu dünya harikası yapıt neden yapılmıştır? Nasıl bir güç yapılması bu kadar zor ve inanılmaz yapıtın oluşmasını sağlamıştır? Çinlilerin Çin Seddi’ni yapım amaçları Türk ve Moğollar tarafından yapılan saldırıları önlemek ve kendilerini korumak olduğu kabul edilmektedir.

Çin Seddi Ne Zaman Yapılmıştır?

Yapılan araştırmalara göre Çin Seddi’nin belirli bir kısmının daha öncelerden Savaşan Beylikler döneminde yani 7. yüzyılda birbirleriyle kıyasıya savaşan yedi derebeylik tarafından yapılmıştır. Bu derebeylikler dağ ve ırmak gibi doğal sınırların olmadığı yerlere yüksek duvarlar yaptırarak kendilerine ait olan sınırları belirlemek istemişler. İlk duvar M.Ö. 657 yılında Ch’u derebeyliği tarafından yaptırılmıştır. Daha sonraları M.Ö. 6. ve 5. yüzyıllarda başta Ch’i derebeyliği olmak üzere diğer beylikler de sınırları belirleyen duvarları inşa ettirmeye başlamışlar. Böylelikle Çin Seddi’nin belli bir kısmı yaptırılmaya çok eskiden başlanmıştır. O dönemde yapılan duvarlara “İç Duvar” daha sonra M.Ö. 4. yüzyılda Hunlar ile sınır komşusu olan Kuzeydeki derebeylikler tarafından yapılan duvarlara ise “Dış Duvarlar” adı verilmiştir.

M.Ö. 221 tarihinde Ch’in derebeyliği diğer altı derebeyliğini yenerek ülkedeki siyasi birliği sağlamış ve kendi hanedanlığı olan Ch’in hanedanlığını kurmuştur. Daha öncesinde M.Ö. 215 yılında 300.000 kişinin Meng Tien komutanlığında bir araya gelerek Hunların üzerine yürüyerek Hunların kuzeye çekilmesini sağlamışlardır. Bu olayın sonunda Hunluların yaşadığı verimli He Nan bölgesi Çinlilerin eline geçmiştir. Böyle güzel ve verimli topraklara sahip olan Çinliler hem topraklarını elde tutmak istemiş hem de kendi savunmalarını sağlamak amacıyla Çin Seddi’nin inşaatına başlanmıştır.

Çin Seddi Nasıl Yapılmıştır?

İlk adım olarak Hunların kuzeye sürülmesinden sonra daha önceden yapılmış olan duvarların birleştirilmesi karar alınmış ve duvarlardaki gerekli hasarlar onarılmıştır. Ardından verilen kararla Hunların sürgün edilmesini sağlayan 300.000 kişilik ordu ve aileleri buraya yerleştirilmiştir. Meng Tien komutasındaki diğer askerlerle birlikte Çin Seddi’nin yapılışında çalıştırılmışlardır. Çin Seddi’nin yapımında aynı zamanda Çin’de suçlu olarak bulunan insanlarda çalışıp suçlarını bu şekilde ödemeye mahkum edilmiştir. Ancak bu kadar zor bir yapının yapılışında işçi gereksinimi artınca suçlu olmayan insanlara da suçlu muamelesi yapılıp Çin Seddi’nin yapımında görevlendirilmiştir. Çin Seddi tam olarak bitemeyip bazı kopukluklara uğramıştır. Daha sonradan 14. ve 17. yüzyıllarda hüküm süren Ming hanedanlığı zamanında Moğolların Çin’den atılmasından sonra Çin Seddi yeniden onarılıp yapılmıştır. Günümüze ulaşan Çin Seddi’nin büyük bir kısmı Ming Hanedanlığı tarafından yapılmıştır.

Çin Seddi Niçin Yapılmıştır?

Çin Seddi’nin yapım amacının Çinlilerin hem kendi hayatlarını güvende tutmak hemde kazanmış oldukları bereketli toprakları korumak amacıyla yapmışlardır. Moğollar ve Türkler güçlü birer uygarlıklardır. Bunun üzerine Türkler ve Moğollar, Çinlilerle savaşıp topraklarını kazanmaya çalışmışlar. Moğolların Çinlilerle sınır komşusu olup aynı zamanda çok güçlü bir topluluk olmalarından dolayı yeni yerler arayışları sonucunda Çin’i fark edip o kaynaklardan yararlanmak istemişlerdir. Bunun sonucunda Moğollar, Çinlileri önce Kuzeyden daha sonraysa Güneyden istila etmeye çalışmışlardır.

Bu durumun Çin aleyhine gittiğini fark eden Çin toplumu bu savaşı temelli olarak durdurmak istemiştir. Bunu yapmanın en iyi yolu olarak da eskiden olan iki duvarı birleştirip uzun bir duvar inşa edip çok güçlü bir savunma hattı meydana getirmişlerdir. Bu çok güçlü savunma hattını geçmeyi deneyen çok fazla uygarlık olmuştur. Bazı uygarlıklar etrafından dolanıp içeri girmeye çalışmıştır. Hatta başarılı olanlarının bile olduğu söylenilmektedir. Ama başarılı olanlarda etrafından dolaştıkları halde yine de Çin’i ele geçirmeyi başaramamışlar. Çin Seddi onca yıla ve emeğe karşılık olarak görevini tama anlamıyla yerine getirebilmiş bir yapıdır.

Okuma Önerisi: Bu konuyu Çin Seddi Hangi Amaçla Yapıldı? Çin Seddi Neden Yapıldı? başlıklı yazımız da daha ayrıntılı inceleyebilirsiniz.

Çin Seddi Uzaydan Görülebiliyor Mu?

Peki pek çok insanın merak ettiği bir soru olan Çin Seddi uzaydan görülebilir mi? sorusu hakında kendi fikrimizi paylaşmak istiyoruz. Hatta Çin Seddi uzaydan görülebilen tek insan yapıtı olarak düşünülüyor. Pek çok insan kulaktan duyma bilgilerle inandığı şey, Çin Seddi o kadar uzun ve büyük bir yapı ki kesin uzaydan görünmektedir. Ama araştırdığımız bilgilere göre Çin Seddi uzaydan kesinlikle görünmüyor, nasıl? Bir kere burada uzay denilince gezegenler ve ışık yılı bazında uzaklıktaki yıldızlar kastedilmiyor. Gözlemin yapıldığı yer olarak dünya üzerinde yörüngede dönen, insan yapısı uzay araçlarından çekilen fotoğraflar ve astronotların gözlemleri esas alınıyor.

İdeal görüşe sahip bir insan, 6,5 metre genişliğindeki Çin Seddi’ni teleskop kullanmadan ancak 20 kilometre yükseklikten görebilir. Yere düşen gölgesi de hesaba katıldığında bu mesafe 60 kilometreye çıkabilir. Ama burada atmosferin görüş mesafesine olan olumsuz etkisini de unutmamak gerekir. Her iki durumda da bu yükseklik dünya etrafında dönen bir uzay aracı yüksekliğinin çok altındadır.

Uzaya Gidenler Çin Seddi’ni Görmüşler Midir?

Dünya yörüngesinde dönen uzay araçlarından dünyadaki pek çok şey görülebilir. Uzay araçları dünya üzerinde ortalama 165 ile 330 kilometre yükseklikte dönüp dururlar. Bu yükseklikten ancak kilometrelerce düz olarak devam eden kanallar hatta otoyollar görülebilir. Oysa dünyadaki insan yapısı şekiller ile akarsular gibi tabiat yapısı şekillerin çoğunluğu böyle değildir. Uzaya altı kere giderek, en çok gitme rekorunun sahibi, Gemini ve Uzay Mekikleri uçuşlarının da ilk komutanı olan John Young, hiç bir uçuşunda Çin Seddi’ni görmediğini, gören birisini de bilmediğini, Seddin uzaydan görülebilecek kadar belirgin şekil ve renk farkı oluşturmadığını, ancak 250 kilometre yükseklikten Piramitleri ve Rusya’da Baykonur’daki Uzay Mekiğini, hatta karla kaplı düzlüklerde temizlenmiş geniş yolları görebildiğini söylemiştir.

Ay’a giden astronotlara ve bu görevler sırasında çekilen fotoğraflara göre, Ay’dan bakınca Dünya’da görülenler, beyaz kısımlar (bulutlar), mavi kısımlar (okyanus ve denizler), sarımsı kısımlar (çöller) kahverengi ve yeşil kısımlardır (ormanlar ve bitki alanları). Bunun yanında Ay’a gitmiş olan Neil Armstrong ve Jim İrvin uzaydan Çin Seddi’nin görülmesi olayının çok saçma bir fikir olduğunu söylemişler.

Çin Seddi Hikayesi

Çok dikkat çekmesinden ötürü uzaydan bile görüldüğüne inanılan Çin Seddi, Çin halkını Türk ve Moğol saldırılarını önlemek amacıyla yapılmıştır. Pek çok insanın bir araya gelip onca çalışmaları sonucunda yapmış oldukları Çin Seddi günümüze kadar hala önemini yitirmemiştir. Pek çok turistin dikkatini çekip günümüzde de pek kalabalık olmaktadır. Eğer Çin Seddi hakkında daha fazla bilgiye sahip olmak istiyorsanız Japon Yazar Takeshi Kaiko’nun “Panik ve Kaçış” adlı eserinde, Çin Seddi’nin ve A Fang Sarayı’nın yapımında zorla çalıştırılan Çinli halkın çektiği sıkıntıları ve acıları gerçekçi bir dille anlatmaktadır. Bunun yanında Julia Lower’in Çin Seddi isimli kitabından da yararlanabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Konuyla İlgili Yazılar

Başa dön tuşu

Metin kopyalamanın açılabilmesi için
lütfen web sitemizdeki herhangi bir reklama
tıklayarak bize destek olunuz.

Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olunuz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.