Haçlı Seferleri Nedir? Kronolojisi, Nedenleri ve Sonuçları
Haçlı Seferleri Nedir? Tüm Haçlı Seferleri hangi tarihte (kronolojisi), nereye, niçin, kim tarafından yapılmıştır? Sonuçlarında neler olmuştur? Haçlı Seferleri nedenleri nelerdir? Haçlı Seferleri sonuçları nelerdir? sorularını yanıtladık. Ayrıca Haçlı Seferleri hakkında bilgi verdik.
Bu Yazının İçindeki Başlıklar:
Haçlı Seferleri Nedir?
Semavi dinler tarafından kutsal sayılan Kudüs ve çevresi, 7. yüzyıldan sonra Müslümanların eline geçmişti. Bu durumdan memnun olmayan Avrupa Hıristiyanları bölgeye seferler düzenlemek için hareketlendi. İlerleyen zamanlarda, bu seferler haç üniformalı Hıristiyan orduları tarafından gerçekleştirildiği için Haçlı Seferleri olarak anılmaya başlandı. 1096 ve 1270 tarihleri arasında gerçekleşen 8 tane sefer bulunmaktadır.
Haçlılar Ne Demek?
İlk başta Müslüman tarihçiler Haçlılar’ı Franklar kelimesiyle nitelemiştir. “Haçlılar” olarak adlandırılmaları ise Doğu’da ilk defa Osmanlıların “Croisades” kelimesinin çevirisi olarak “ehl-i salib”, Araplar tarafından da.“Salîbiyyûn” şeklinde kullanıma geçmesiyle olmuştur.
Haçlı Seferleri Kronolojisi
- 1. Haçlı seferleri 1096-1272 yılları arasında Orta Doğu topraklarındaki Müslümanlara karşı Papa ve Avrupalı Katolik Hristiyanların yaptığı bir seferdir.
- 2. Haçlı seferleri 1147-1149 yıllarında gerçekleşmiştir. 1144’te Urfa’yı kaybederek Avrupa devletlerinden yardım isteyen Haçlılar, Almanya İmparatoru III. Konrad ve Fransa Kralı VII. Louis, birlikte Anadolu’ya girmişlerdir.
- 3. Haçlı Seferleri 1189-1192 yılları arasında Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü alması üzerine Kudüs’ü ele geçirme amacıyla yapılmıştır.
- 4. Haçlı seferleri 1200-1204 yıllarında, Venedik’ten başlayıp Mısır’a ve oradan da Kudüs’e ulaşan bir seferdir. Bu sefere Papa bütün Avrupa’yı, hedefin Kudüs olması nedeniyle çağırmıştır.
- 5. Haçlı seferleri 1217–1221 yılları arasında yıllar boyunca ele geçirilmek istenen Kudüs’ü hedef almıştır. Bu sefer ile Katolik Avrupalılar tarafından Mısır hedef gösterilmiştir.
- 6. Haçlı seferleri 1228 yılında 5. Haçlı Seferlerinin yenilgiyle bitmesi üzerine gerçekleşmiştir. Bu sefer sonrasında Kudüs, Avrupalılar ile anlaşma sağlanması üzerine, Kutsal Kudüs Krallığı ilan edilmiştir. Kudüs Haçlıların eline geçmiştir.
- 7. Haçlı Seferleri 1248 – 1254 yıllarında tekrar Mısır’a karşı gerçekleştirilmiştir. Bu sefer Müslümanların Kudüs’ü kuşatması üzerine gerçekleşmiştir. Eyyubiler Sultanı Salih Eyyub Kudüs’ü ele geçirmiştir.
- 8. Haçlı seferleri 1270 yılında Fransa Kralı IX. Louis tarafından başlatılmıştır. Tunus’un Avrupa sayesinde ticarete atılması ile sonuçlanmıştır.
- 9. Haçlı seferleri 1271-1272 yılları arasında gerçekleşen bu zafer Orta Doğu’ya karşı gerçekleştirilen son seferdir. Bu seferde de amaç Kudüs’ün kontrolünü ele geçirmektir.
Haçlı Seferlerinin Nedenleri Nelerdir?
Haçlı seferleri uzun bir süreci kapsar ve genel olarak İslam dünyasını hedef almaktadır. Bu seferler aralıklı olarak 13. yüzyıla kadar sürmüştür. Haçlıların karşısına çıkmış ilk Türk devleti Anadolu Selçuklularıdır çünkü o dönemde Anadolu’ya sahip olan devlet Anadolu Selçuklularıdır. Haçlılar, Anadolu’da hasar almalarına rağmen Kudüs, Antakya ve Urfa gibi kutsal sayılan yerleri ele geçirmeyi başarmışlardır ve bu yerlere kontluk, prenslik ve krallıklar kurmuşlardır. Buna karşın Türkler, Eyyubiler ve Müslümanlar mücadeleye devam etmişlerdir. Haçlı Seferlerinin ortaya çıkmasında dini, ekonomik, siyası birçok etken görülmektedir. Bu dönemde Avrupa’da etkisini oldukça belli eden kilise, dini siyasi emeller için kullanmaktadır. Kutsal yerlere (Kudüs gibi) henüz sahip olmayan Avrupalılar, bu süreçte kutsal yerlere sahip olanlara karşı çıkıp amaçlarını bu yönde belirlemişlerdir.
Bununla birlikte halkı da kendilerinin yanına çekip karşı çıkmaları önlemeyi hedeflemişlerdir. Bu dönemde İpek ve Baharat Yollarına sahip olan Türkler, bulundukları bölgede ticarete hakim oldukları ve bu ticaret Batı tarafından abartılarak anlatıldığı için halk sıkıntılarından kurtulmak amacıyla Haçlılara destek vermeye başlamışlardır. Bu sırada gücünü ve etkisini yitiren Bizans, bulunduğu bölge sebebiyle görevi olan Hristiyanlığın doğu sınırını koruma görevini yerine getirememeye başlamıştır. Bu nedenle Papa ve kiliseden yardım istemek durumunda kalmıştır. Bu süreçte Bizans’ın asıl amacı ise Türklere kaptırdıkları toprakları geri almaktır. Yukarıda belirtilen bütün noktaları esas alarak, Haçlı Seferlerinin nedenlerinin sosyal ve ekonomik emellere dayandığını söyleyebilmekteyiz fakat Papa bu süreçte haklı da arkasına almak istediği için halka bu emelleri duygusal (dini) nedenler olarak göstermek istemiştir. Burada halkın amacı, içinde bulundukları sefaletten kurtulup Doğu’nun sahip olduğu para, güç ve topraklara sahip olma düşüncesidir.
Dini Nedenler
Hıristiyanların muhafazakar kesimleri Kuluni tarikatının kışkırtmasının etkisinde kalarak dinlerince kutsal sayılan Kudüs toprakları ve çevresini ele geçirmek istediler. Tarikat mensupları Kudüs’e yapılacak seferleri Tanrı ve kutsal oğul, Hz. İsa’nın buyrukları ve isteği olarak etrafa yaydılar. Bunun dışında sefer uğruna şehit olan insanların doğrudan cennete gideceği söylentisi yayılmıştı. Tüm bunların haricinde Hıristiyanlar dönemdeki en büyük ve gelmiş şehirlerin bulunduğu Kudüs ve çevresini ellerinde bulundurarak Hıristiyanlık’ı yaymayı hedefliyorlardı.
Siyasi Nedenler
Avrupalı senyörler feodal sistemi yaygınlaştırmak istiyorlardı. Gücünü kaybeden krallar eski otoritesini tekrar kazanmak istiyordu.
Ekonomik Nedenler
Dönemin en önemli ticaret yolları olan Baharat ve İpek yolları Türkler ve diğer müslüman devletlerin topraklarından geçmekteydi. Bu devletler hem aldıkları vergiler hem de mallara kolay erişimleri nedeniyle zenginleşmişti. Bu sırada, Avrupa’da yoksulluk hakimdi. Köylüler aç, halk sefalet içinde, soylular işsizdi. İslam ülkelerinin zenginliği duyan Avrupa halkını, onların yerine geçme arzusu sardı.
Haçlı Seferleri Hakkında Bilgi
Haçlı Seferlerinin hazırlanması ve örgütlenmesinde dönemin papası Papa II. Urben (Urbenus) ve Papaz Piyer Lermit etkili olmuştur. Papa Urben, 1095 yılında Clermont-Ferrand (Klermon) şehrinde toplanan konsilde şövalyeleri, senyörleri ve bütün Hıristiyanları Müslümanlara karşı topyekün savaşa çağırmıştır. Savaşa katılan herkes günahlarının bağışlanacağını vaat etmiştir.
I. Haçlı Seferi
1096 ve 1099 yılları arasında gerçekleşmiştir. Dükler, şövalyeler ve kontların idaresinde Norman, Belçikalı, İngiliz ve Almanlardan oluşan oldukça büyük bir Haçlı ordusu İznik’e doğru harekete geçmiştir. Iznik’i alan Haçlılar, Eskişehir dolaylarında I. Kılıçarslan’ın ordularıyla karşılaştılar. I. Kılıçarslan’ın orduları geri çekilmek zorunda kaldı ve sonrasında Haçlılara yıpratma saldırılarına devam etti. Bu sırada, şehri ve kasabaları boşalttırdı, bölgelerdeki altyapıyı tahrip ederek yaşamlarını zorlaştırdı. Güçleri tükenmeye başlayan Haçlılar uzun süren bir yolculuğun ardından Hatay’a ulaştılar. Sekiz aylık kuşatmalarının ardından Hatay’ı da ele geçirdiler. 600 bin kişiyle başlayan Haçlı orduları, Kudüs’e vardıklarında 50 bin kişiye düşmüştü. Fakat bu Haçlılar’ı durdurmadı, Kudüs’ü aldılar ve yaklaşık 70 bin Müslüman ve Musevi’yi öldürdüler.
Okuma Önerisi: Bu konuyla ilgili olarak Birinci Haçlı Seferi Nasıl Başladı? Nedenleri ve Sonuçları başlıklı yazımızı da inceleyebilirsiniz.
II. Haçlı Seferi
II. Haçlı Seferi, 1147 ve 1149 yılları arasında gerçekleşmiştir. İlk seferin ardından Kudüs’te Latin Krallığı kurulmuş fakat Haçlılar ile savaşlar devam etmiştir. Musul Atabeylerinden Nureddin Mahmud Zengi ve babası İmadeddin Mahmud Zengi 1144’te Urfa’yı, ardından Halep ve Şam’ı Haçlılar’dan geri almıştır. Bu durum Kudüs Krallığı’nda kaygı uyandırmış ve Papa’dan yardım istenmiştir. İmadeddin Zengi’nin bölgedeki başarıları kontlukları endişelenmiştir. Bunların sonucunda Papa II. Öjen Hıristiyanları ikinci sefere çağırmıştır. Bu sefere Fransa kralı VII. Louis ile Almanya İmparatoru III. Kontrat iki farklı ordu ile katılmıştır. Alman İmparatoru 75 bin kişilik ordusuyla İstanbul’a gelmiş, Anadolu üzerinden seferine devam etmiştir.
Konya Ovası’nda Anadolu Selçuklu Sultanı I. Mes’ud’a yenilmesinin ardından III. Kontrat, kalan sınırlı imkanları ile İznik’e dönmüş ve Fransız kralı ile buluşmuştur. Bunun ardından VII. Louis Antalya üzerinden Suriye’ye doğru ilerlerken II. Kontrat İstanbul’a dönüp deniz yoluyla Suriye’ye doğru hareket etti. VII. Louis oldukça güven adımlarla ilerlemeyi sürdürse de Toroslar’dan geçerken I. Mes’ud ile karşılaştı ve ona yenik düştü. VII. Louis elinde kalan sınırlı kuvvetleri kullanarak Antakya üzerinden Kudüs’e geçti ve burada III. Kontrat ile buluştu. İki kral Kudüs kralıyla buluşup Şam’ı Müslümanlar’dan almak için savaştı fakat yenik düşüp krallıklarına geri döndüler.
III. Haçlı Seferi
Bu sefer 1189-1192 yılları arasında gerçekleşti. Mısır’daki Eyyübi Devleti’nin kuran Selâhaddin’in Kudüs’ü yeniden Müslümanların kontrolü altına almasının ardından Avrupa’da sefer hazırlığı için telaş yeniden başlamıştır. Bu defa sefer üç koldan, İngiltere kralı Arslan Yürekli Richard, Fransa kralı Philippe August ve Alman imparatoru Friedrich Barbaros’un ordularından oluşmaktadır. İstanbul üzerinden Anadolu’ya devam eden Philippe August, Konya’yı işgal ettikten sonra Antakya’ya hareket etmiştir. Barbaros Silifke’yi geçerken atından düştü ve boğuldu, ordusu dağıldı ve Kudüs’e ulaşamadı. Bu dönemde Anadolu Selçuklu Sultanı II. Kılıçarslan tahttan inmiş, topraklarını oğulları arasında ayırmıştı ve bu yüzden oğulları taht kavgasına girişmişti. Anadolu’nun bu durumu Barbaros’un ordusunun karşısına düzenli bir ordu çıkmamasına neden olmuştu. Deniz yolunu seçen Alman ve Fransız kralları ise Suriye’ye ulaştılar, Akka Kalesi’ni kuşattılar. Dönemde Akka Kalesi’ni elinde bulunduran Selahaddin geri çekildi, iki taraf da bu seferden kesin bir sonuç alamadı.
IV. Haçlı Seferi
Bu seferi 1202-1204 yılları arasında gerçekleşmiştir. Bir önceki seferde istedikleri sonuca ulaşamayan Haçlılar, Papa’nın sefer çağrısı sayesinde tekrar toplandılar. Bu orduya, diğer seferlerin aksine, sadece şövalyeler ve senyörler katıldı. Ordu Venedik’te bir araya geldiğinde Bizans taht kavgaları ile yüzleşiyordu. Tahttan indirilen Bizans İmparatoru’nun oğlu Venedik’ten yardım istedi. Papa karşı çıksa da Haçlılar İstanbul’a gittiler; fakat yardım etmek yerine şehri işgal edip burada bir Latin Krallığı kurdular. Bu sefer amacından saparak son bulmuş oldu, Haçlılar 1261 yılına kadar İstanbul’u egemenlikleri altında tuttular.
Okuma Önerisi: Bu konuyla ilgili olarak Dördüncü Haçlı Seferi ve İstanbul’da Latin İstilası başlıklı yazımızı da inceleyebilirsiniz.
Diğer seferler: V., VI., VII. ve VII. seferler diğerleri kadar başarılı ve büyük çaplı değildir. İstenen sonuçlar elde edilememiştir.
V. Haçlı Seferi
Bu sefere Papa Honorius’un teşviki sayesinde Macar kralı Andre katılmıştır. Kuzey Avrupa’dan gelen Haçlılar ile 1217 senesinde Akka’da karşılaşmışlardır. Andrias, Müslümanlar’ın karşısında duramamış ve geri dönmüştür. Dönmeyenler ise Dimyat’a saldırıp, şehri egemenlikleri altına almışlardır. Bundan sonra Kahire’ye yöneldilerse de Eyyubîler karşısında başarısız olup dağıtıldılar.
VI. Haçlı Seferi
1228 ve 1229 yıllarında süren bu sefer, Papa IX. Gregorius’un teşvikiyle Alman İmparatoru Frederich tarafından tertip edilmiştir Alman İmparatoru Kudüs’e varmıştır. Eyyubî Sultanı Melik Kâmil’in dış baskılardan bunaldığı bir dönemde, Haçlıların Kudüs’e gelişi bir anlaşmaya varılması için zemin oluşmasına neden oldu. Antlaşma sonucunda Kudüs Haçlıların eline geçti. Fakat Türkler tarafından mağlup edildikleri için Kudüs, tekrar Eyyubîler’in eline geçti.
VII. Haçlı Seferi
1248 ile 1254 yılları arasında süren bu sefer, Fransız kralı St. Louis önderliğinde başlamıştır. Kudüs’ün Müslümanlar’ın eline geçmesinin ardından, Fransa Kralı St. Louis tarafından tertip edildi. Mısır’da yeni kurulan Memlûklular, 1250 senesinde, Haçlıları, Mansûre Meydan Savaşı’nda yenip, Fransa kralını da tutsak aldılar. St. Louis, Dimyat’ı Müslümanlara teslim edip ülkesine döndü.
VIII. Haçlı Seferi
1268 ile 1270 yılları arasında devam eden bu sefer, Antakya’nın Müslümanlar eline geçmesi ve VII. Haçlı Seferi’ne bir tepki olarak yine Fransa Kralı St. Louis tarafından tertip edildi. Bu seferin hedefi, Kudüs değil; Akdeniz kıyılarındaki Müslüman denizcilerdi. St. Louis, Tunus’a vardıysa da, salgın hastalıklara yenilip öldü. Fransa ordusu onsuz geri döndü. Bu sefer de başarısızlık ile sonuçlandı.
Haçlı Seferlerinin Sonuçları Nelerdir?
Haçlı seferleri Haçlılar tarafından olumlu sonuçlandığı görülse de bundan sonra gerçekleşmiş olan 2. ve 3. Haçlı Seferleri Avrupalıları olumsuz etkilemiştir. 1. Haçlı Seferlerinin başarıyla sonuçlanmasının bir nedeni, Büyük Selçukluların ve Türkiye Selçuklularının içinde bulunduğu durumdur. Bu sırada Büyük Selçuklular dağılmanın eşiğinde, Türkiye Selçukluları ise kurulma aşamasındadır. Bu nedenle, Doğu’da oluşamayan birlik ve beraberlik Haçlılara başarı getirmektedir. Bu durumdan kötü etkilene Türkiye Selçukluları, aldıkları hasarı azaltmak için başkentlerini Konya’ya taşımışlardır. Bu sayede sonraki karşılaşmalarında Bizans’tan uzak ve daha dikkatli hareket edebilmektedirler. II. ve III. Haçlı Seferleri sırasında Haçlılara karşı tetikte olan Türkiye Selçukluları bu seferler sırasında Anadolu’yu Türkleştirmeye devam etmişlerdir.
Bu seferler sırasında, Kudüs, Trablusgarp, Urfa gibi önemli yerleri ele geçiren Haçlılar sonrasında ele geçirdikleri bu toprakları bir süre sonra Türklere tekrar kaybetmişlerdir. Bizans ise 1. Haçlı Seferleri sayesinde hayatta kalmayı, İzmit’i ve Batı Anadolu’yu ele geçirmeyi başarmışlardır. Her ne kadar bu sırada avantajda görülseler de seferler sonrasında en çok hasar alan da Bizans olmuştur. Seferler başladığından beri İstanbul’u Ortodokslardan arındırmaya çalışan Papa, 4. Haçlı Seferleri sonrasında İstanbul’da bir Latin İmparatorluğu kurmuştur. Daha sonradan Bizans İstanbul’u Latinlerin elinden alsa da eski sahip olduğu güce sahip olamamıştır. Doğu ve Batı’nın iç içe girmesini sağlayan Haçlı Seferleri, Akdeniz kıyılarında halihazırda var olan limanların değerlerinin artmasını sağlamıştır. Doğu ile etkileşime geçen Batılılar bu sırada, Doğu’dan pusula, barut, matbaa gibi buluşları Avrupa’ya taşıma imkanı bulmuşlardır. Bu buluşlar Avrupa’nın gelişmesinde etkisini oldukça fazla göstermiştir. Haçlı Seferlerinin başlamasını sağlayan papa ise en başta güç kazanmış olsa da sonrasında karşılaştığı başarısızlıklar nedeniyle gücünü tekrar kaybetmiştir.