Avrupa Tarihi

Tiranlık Nedir? Tiran Kimdir? Tiranlık Tarihi

Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’ni yazan Thomas Jefferson Tiranlık hakkında şunları söylemiştir; “Halk, hükümetinden korktuğu zaman tiranlık; Hükümet, halkından korktuğu zaman özgürlük vardır.”  Türkçeye Fransızca tyran “zorba” sözcüğünden geçen Tiranlık kavramı Latince aynı anlama gelen tyrannus sözcüğünden türemiştir. Latinceye ise Grekçe tyránnos “egemen, iktidar sahibi, zorba” sözcüğünden geçmiştir.

Tiranlık Nedir?

Tiranlık, bir başka deyişle Tiranizm bir insan topluluğunun başındaki Tiran tarafından yönetilme durumuna verilen isimdir. Tiranlık, hukuk ve anayasa kurallarından bağımsız bir yönetim biçimidir. Tiranlık terimin kökeni Klasik Yunanistan’a dek uzanmaktadır.

Tiran Kimdir?

Tiran kelimesi baskıcı ve zalimce davranış anlamına gelmektedir. Bu kelimeler insanların kafasında yönetim şekli hakkında bazı ipuçları vermektedir. Tek bir yöneticinin söz konusu olduğu Tiranlık yönetimi birçok yönden despotizme ve diktatörlüğe benzetilebilir, ancak başta bulunan kişilik eğer halkla arasını iyi kurup iyi niyetli bir lider gibi halkının isteklerini göz önünde bulundurarak hareket ederse. Bu kişi Tiranlıktan uzaklaşmış ve iyi bir despotizme yönelmiş olur. Tiranlığın diktatörlükten uzak olma sebebi ise tarihçiler tarafından anlatılmış halkı Tiranlık yöntemleri kullanılarak iyiye yönlendirmeye çalışmış Tiranların da bulunmuş olmasıdır. Kısaca Tiran doğrudan sadece kendi çıkarı için çalışmamıştır.

Tiranlık Yönetim Biçiminin Özellikleri

Tiranlığın iyi veya kötü bir yönetim biçimi olması konusu ise öznel bir konudur. Bu durum kişiler tarafından farklı tercihler dolayısıyla farklı yorumlanabilir. Doğrudan bir yönetim biçimiyle ilişkisi bulunmayan Tiranlık diğer yönetim biçimlerinden bir konuda doğrudan ayrılık gösterir. Bu konu çoğu yönetim biçimini yönlendiren ve bir çoğunun oluşmasına temel sağlamış olan dindir (mesela oligarşi). Tiranlık dinden uzaktır.

Monarşide kral yetkilerini tanrıdan almıştır ve tanrının gücünü kullanmaktadır. Ancak Tiranlar mutlak kudrete sahip kişilik olarak kendilerini görürler. Tiranlık yönetiminde tanrı yoktur. Bunun sebebi ise Tiran kendin üstün kimseyi istemez. Tanrıyı en ulu varlık olarak varsaymak Tiranlığa aykırıdır bu durumdan dolayı Tiran tanrıyı saymaz ve en tepede kendisini görür ve halkına da öyle gösterir. Tiran tanrıya değil iktidara, güce tapar.

Tiranlık düzenli veya değişken değildir. Bir Tirandan sonra gelen Tiranın koyacağı kurallara dayanır bu da demektir ki düzenli de olabilir düzensiz de. Tiranlar mutlak gücü kendilerinde tutmak amacıyla cezalandırma ve şiddete başvururlar. Otoritelerini sağlamak amacıyla kendilerinden güçlü olabilecek kişilere karşıdırlar ve bu kişileri zaman zaman ölümle veya çeşitli cezalarla cezalandırırlar. Tarihte birçok zaman kendinden üstünlerin kellelerini kestirmişlerdir. Tiranlığın temeli kötümserliğe dayanır. Her zaman bulundukları noktadan indirilme taht ve güçlerini kaybetme korkusundan kaynaklanan bir şekilde seçkinlere savaş verme eğiliminde bulunmaktadırlar.

Tiranlık Nasıl Bir Yönetim Biçimidir?

Okuma Önerisi: Bu konuya geçmeden önce Yönetim Biçimleri Nelerdir? Nasıl Ortaya Çıkmıştır? başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Çoğu Tiran kendini halktan önde tutar ancak bu durum her Tiran için geçerli değildir. Tarihte bazı Tiranlar halkları için uğraşmışlardır. Tiranlar kendi emellerine ulaşmak için halkı bir alet olarak görürler. Milli temizlik gayretine katılım halkın borcudur mantığı ile halktan kendisi uğruna gerekirse ölmesi gerektiğini düşünürler. Tiranlar insanları canlı bir alet kılıfına koyarak kendi amaçladı uğruna alet ederler. Ünlü yazar Lev Tolstoy Tiranlıkla ilgili düşüncelerini belirtirken Tiranların istisna göstermeden canları istedikleri zaman istedikleri herkesin hayatını mahvetme yetkisine sahip olduklarına herkesin hayatını ellerinde tuttuklarına değinmiştir. Tiranlar kendi otoritesini korumak uğruna halka istediğini yaptırabilir gerekli gördüğü durumlarda halkın veya herhangi bir kimsenin yetkisini kısabilir veya direkt o kişiyi infaz ettirebilir.

Tiranlık halkın birey kimliğini yok etmeye ve kendi uğruna çalışan savaşan klon kölelere sahip olmayı hedefler. Tiranlığın başlıca hedefi başta bulunan kişinin refah seviyesi yüksek bir şekilde yaşamasıdır. Otorite olan kişi tanrı konumunda olduğu için gerekli gördüğü her kuralı koyabilir. Tarihte Tiranların kendi emirleri sorgulanmaması amacıyla insanları alkole yönlendirdiği ve bunu yapmak için alkol alma ve benzer çeşitli durumlar yarattığı yarışmalar düzenletmiş olduğu zamanlar görülmüştür.

Tiran halktan her zaman haberdar olmalıdır. Böylelikle otoritesini koruyabilir ve seçkinleşen insanların hayatlarını mahvedip diğer insanlara ibretlik bir mesaj verebilir. Tiran halktan haberdar olmak amacıyla halkın arasına casuslar gönderir ve bu casusların çeşitli kılıklara girdiği tarihte görülmüştür. Genelde casus olarak hayat kadınları kullanılmaktadır ancak zaman zaman sırf katılım gösterilecek mi diye kendi kendilerine devrim girişimlerinde bulunulduğu olmuştur. Bu yapay devrim girişimlerinin sonu kanla bitmiş ve devrime katılma düşüncesi olan insanlar yine ibretlik bir mesaj olması amacıyla infaz edilmişlerdir.

Tiran Katilleri Kimdir?
Demokrasinin Sembolü: Tiran Katilleri

Tarihi dönemler Yunan Karanlık Çağı ile başlamıştır. Bu karanlık dönemde sanatçılar amforalar ve çeşitli çömlekler üzerine üçgen, kare, çember gibi geometrik şekiller yapmışlardır. Arkaik Dönemler’de ise ayakta duran gerçekçi gülümsemelere sahip heykeller yapılmıştır. Klasik Dönem’de sanatçılar Parthenon gibi eserler vermeye başlamışlardır. Büyük İskender’in ülkeyi fethiyle başlayan Helenistik Dönem olarak anılan dönemde ise Antik Yunan Kültürü Mısır ve Baktria kültürüne de katkıda bulunmuştur.

Tiran Katilleri Kimdir?

Tiran Katilleri, M.Ö. 477 – 476 yıllarında Yunanistan’ın Atina şehrinin bulunan, günümüze ancak mermer kopyaları ulaşmış olan heykel gruplarıdır. Heykelde tiran Hippias’ın kardeşi Hipparkhos’a suikast düzenleyen eşcinsel Harmodios ve Aristogeiton görülmektedir. Aslen bronz olan heykeller dönemin heykeltıraşları Kritios ve Nesiotes tarafından yapılmıştır. Heykel grubu, antik yunan sanatında sert üslup olarak bilinen üslubun en önemli örneklerinden biri ve taşıdığı anlam itibarıyla Atina demokrasisinin sembolü olarak kabul edilmektedir.

Not: Bu konuyla ilgili Julius Caesar (Jül Sezar) Kimdir? Sezar Bir Tiran Mıydı? başlıklı yazımızı da inceleyebilirsiniz.

5 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Konuyla İlgili Yazılar

Başa dön tuşu

Metin kopyalamanın açılabilmesi için
lütfen web sitemizdeki herhangi bir reklama
tıklayarak bize destek olunuz.

Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olunuz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.