Çatalhöyük Neolitik Kenti Hakkında Bilgi – Çatalhöyük’ün Önemi
Bu yazımızda Çatalhöyük Neolitik Kenti hakkında bilgi aktardık. Özellikle Çatalhöyük’te yaşayan insanların faaliyetleri nelerdir? Çatalhöyük’te yapılan arkeolojik kazıların amaçları nelerdir? ve Çatalhöyük’ün insanlık tarihine etkileri nelerdir? sorularını yanıtladık.
Bu Yazının İçindeki Başlıklar:
Çatalhöyük Neolitik Kenti Hakkında Bilgi
Çatalhöyük Neolitik Kenti M.Ö. 7000 yılları civarında kurulmuş bir neolitik kenttir. Neolitik Çağ’da (Cilalı Taş Devri) kurulmasına rağmen Kalkolitik Çağ’da (Bakır Çağı) da önemini yitirmemiş ve Orta Anadolu’nun önemli bir yerleşim yeri olmuştur. Çatalhöyük, Doğu Çatalhöyük ve Batı Çatalhöyük olarak ikiye ayrılır. Doğu Çatalhöyük, Cilalı Taş Devri’nde, Batı Çatalhöyük ise Bakır Çağı’nda Çatalhöyük civarındaki halka iskan sağlamıştır.
Çatalhöyük Ne zaman Keşfedildi? Nerede ve Nasıl Gidilir?
Çatalhöyük Neolitik Kenti günümüzde Konya’nın Çumra ilçesinde bulunur. Eğer Konya merkezinden yola çıkıp Çatalhöyük’e gitmeye karar verirseniz otomobille 47 dakika, yayan iken ise 489 dakikaya Çatalhöyük’e varabilirsiniz. Maalesef Konya Belediyesi’nin Çatalhöyük’e bedava turları ya da toplu taşıması yok. O yüzden Çatalhöyük’e kendi imkanlarınızla gitmek durumundasınız. Çatalhöyük’e üç şekilde gidebilirsiniz. İsterseniz kendiniz özel otomobilinizle gidebilirsiniz veya Konya’da araç kiralayabilirsiniz. Ya da önce Konya’ya gidebilir, oradan da bir tur firmasıyla anlaşıp gidebilirsiniz. Bu seçeneklerden size en az masraf çıkaracağı durum kendi otomobilinizle gitmek olacaktır. İstanbul Kadıköy’den yaşadığınızı varsayalım. O zaman kendi otomobilinizle gitmek size yaklaşık 165 liraya mal olacaktır.
Çatalhöyük’te Yaşayan İnsanların Faaliyetleri
Çatalhöyük’te yaşayan insanlar Cilalı Taş Devri’nden Tunç Devri’ne geçerken hem tarımsal hem de sanatsal yönden kendilerini geliştirmişlerdir. Bu dönemde Çatalhöyük’te yaşayan insanlar duvar resimleri çizmeye, heykeller inşa etmeye ve diğer sanat dallarıyla uğraşmaya başladılar. Çatalhöyük’te insanlar daha merkezi yerlere hareket etmesi sonucu Çatalhöyük’ün nüfusu ve nüfus yoğunluğu artmıştır. Bu nüfusun aşırı artma döneminde Çatalhöyük’ün klasik kum taşı evleri yetmiyordu. O yüzden Çatalhöyük’te yaşayan insanların evsiz kesimi kendilerine günümüzde gecekondulara benzer kerpiç evler yaptılar.
Halk önce bunu sıcak karşılamadı ama bir süre geçtikten sonra bunlar da Çatalhöyük’ün birer parçası oluverdi. Ondan sonra bu kerpiç gecekondular bir akım olarak belirdi ve kum taşından rahat evi olanlar bile kerpiç ev yapmaya başladılar. Birbirinden güzel yapıda kerpiç evler çıkmasına rağmen hava koşulları ve Çatalhöyük’teki güç sahibi bireyler tarafından bu kerpiç evler yıkılmıştır ama eğer Çatalhöyük’e giderseniz kerpiç ev temellerini görebilirsiniz. Kerpiç evlerin kerpiçleri doğa tarafından çözüldüğü için sertleşmiş bir biçimde olsa da Çatalhöyük’te bulunmamaktadır ama kerpiç evlerin olması gereken yerlerde ağaçlar görmek mümkündür.
Okuma Önerisi: Çatalhöyük’te insan faaliyetleri ve günlük yaşam konusunda daha ayrıntılı bilgi edinmek için Çatalhöyük’te Günlük Yaşam Nasıldı? Çatalhöyük Evleri başlıklı yazımızı da inceleyebilirsiniz.
Çatalhöyük Evleri
Çatalhöyük’teki evlerin çoğu bitişiktir ve bir konut ikiye, üçe hatta bazen dörde ayrılır. Evlerin çoğunda avlu bulunur. Bu avluların kullanılma amacı havalandırma ve aydınlatma olmasına rağmen bazı insanlar bu avluları çöp kutusu niyetine kullanmışlardır. Eğer Çatalhöyük’e giderseniz hala o avlularda çöp kalıntıları olduğunu görebilirsiniz. Avlular Çatalhöyük’teki evler için her şey idi. O dönemde eve avlu değil, avluya ev yapılırdı adeta. Avlular etrafına dikilmiş bu evler mahalleleri, mahallelerin yan yana gelmesi ile de Çatalhöyük oluşmuştur. Konutlar birbiri üstüne inşaa edilmiştir ve bütün konutların temeli aynıdır.
Bu konutların bu kadar düzenli ve planlı yapılmasına rağmen konut kullanım ömrü o kadar uzun değildir ama bunun için de Çatalhöyük halkının güzel bir stili vardır. Yaklaşık 80 yılda bir birleşik konutlardaki bireyler kaldıkları bölümleri değişirler. Eğer değişilecek bir ev yoksa yani o ev boş kaldıysa o ev temizlenir, içine kum taşı doldurularak yeni bir ev temeli atılır. En sonda da bu temelin üstüne yeni bir kat çıkılır. Bu da o eve olan son dokunuş olur.
Çatalhöyük’te Yapılan Arkeolojik Kazıların Amaçları
Doğu Çatalhöyük 1958’te, Batı Çatalhöyük ise 1961 yılında James Mellaart tarafından keşfedilmiştir. İlk kazı çalışmaları ise 1961 yılı ile 1965 yılları arasında başlatılmıştır. Aynı süre zarfı içerisinde sondaj çalışmalarına da başlanmıştır. İkinci kazı çalışmalarına ise 1993 yılında başlanmıştır. Bu sefer kazı ve sondaj işlemlerinin başında James Mellaart yerine Cambridge Üniversitesi’nden Ian Hodder yönetmiştir ve hala da yönetiyordur. Şu an itibariyle Çatalhöyük’te İngiliz, Türk, Yunan ve Amerikan uyruklu kazıcılardan karma bir ekip çalışıyordur. Çatalhöyük’te yapılan kazı araştırmalarının çoğu Doğu Çatalhöyük’te, sondaj araştırmalarının çoğu ise Batı Çatalhöyük’te yapılmaktadır.
Batı Çatalhöyük’de 1961 yılında yapılan sondaj çalışmaları sonucu Batı Çatalhöyük’ün büyük bir kısmı ortaya çıkmıştır ama Batı Çatalhöyük’ün hala bulunmayan kısımları vardır. Batı Çatalhöyük’teki kazı ve sondaj çalışmalarının ana nedeni ve amacı da budur. Şu an itibariyle Batı Çatalhöyük’te yüzey araştırması işlemi sürmektedir. Doğu Çatalhöyük’te ise hala kazı işlemleri sürmektedir. Çatalhöyük’teki araştırmaların ikinci bir amacı ise gizli nehri bulmaktır. Söylentilere göre Çatalhöyük’teki halk bu nehre ellerini soktuklarında ellerine tunç parçalar gelirmiş. Bu sayede madenlere çok inmeden Çatalhöyük halkının tunç ihtiyaçlarının bu nehir sayesinde sağlandığı söylenir. Bu söylenti doğru ise bu Tunç Türkiye’nin ekonomisi için bile kullanılabilir bir düzeyde olması bekleniyor.
Çatalhöyük’ün İnsanlık Tarihine Etkileri
Çatalhöyük dünyanın bilinen en eski yerleşim yeridir ve insanların köy yaşamından kentsel yaşama geçmesine bir köprü ve aracı olmuştur. Daha da ayrıntıya girmek gerekirse insanların bir anarşi içinde yaşamasından düzenli bir şekilde yaşamasına geçiş aracıdır. Bir nevi agorizmden sosyal liberalliğe geçiş olarak adlandırabiliriz. Çatalhöyük ilk yapılan inşa edilen yeri olmasının yanında aynı zamanda ilk inşa edilen düzenli yerleşim yeridir. Şehirdeki evlerin birbiri ile orantılı oluşu şehrin tarihsel ve mimari açıdan en çok ilgi çeken yönlerinden biridir ama bir sıkıntı vardır ki Çatalhöyük’teki evlerin çoğu şu an ya harabeye dönmüş ya da konutların parçaları başka bireyler tarafından sökülüp ticari veya mimari alanlarda kişisel işler için kullanılmıştır.
Çatalhöyük’ten sonra inşa edilen Göbeklitepe ve Çayönü gibi diğer gibi antik yerleşim yerlerinde de Çatalhöyük’teki düzenli planlamanın izleri bulunabilmektedir. Bu antik kentlerin diğer bir ortak özellikleri de bu kentlerdeki evlerin temel yapı malzemesi olarak kum taşı kullanılmasıdır. Genel olarak Çatalhöyük’ün insanlık tarihine etkisi nelerdir diye sorarsak köy yaşamından kentsel yaşama geçmeye yardımcı olması ve konutların düzenli olması akımını başlatarak çevresine yayması olarak söylenebilir.
Çatalhöyük’ün Önemi
Çatalhöyük’ün tarihine bakarsak düzenli yerleşim ve tarımın başladığı bilinen ilk düzenli yerleşim yeridir. Çatalhöyük’teki bazı duvar resimlerine bakarsak dayanışmanın önemli olduğu bir çevre olduğunu söylemek yanlış olmaz. Çatalhöyük’e gelip yerleşen halk tek bir coğrafyadan değil farklı coğrafyalardan geldikleri için çok kültürlülüğün esas olduğu bir antik yerleşim kentidir. Çatalhöyük’teki evlerin duvarlarının ortak kullanımı da Çatalhöyük’teki dayanışmaya güzel bir örnektir. Yerleşimin yanında ortak tarım alanlarında ortak tarım yapıldığı da bir gerçektir. Bu ortak tarım alanlarında bireylerin bazen bir ekin sürüsünü birlikte büyüttüğü, bazen ise de bir tarım bölgesinde her bireyin tarım alanlarının ayrı tarım alanları olduğunu ve tarım alanlarında kendilerinin kendi tarım ürünlerini yetiştirdikleri de Çatalhöyük’teki dayanışmaya farklı bir örnektir. Bazı bireylerin bireysel tarım yapmasına karşın bu bireysel tarım arazilerinde bile dayanışma örneklerine rastlanılabilir. Çatalhöyük’te mimari, tarımsal, siyasi, kültürel ve toplumsal yönlerden dayanışma gözlemlenebilir. Çatalhöyük’ün önemi üç ana erdem ile özetlenebilir. Çalışma, dayanışma ve düzenli olmak. Çatalhöyük’ün önemi bu üç erdemin uygulanışıdır.
Merhabalar,
Çatalhöyük yazınızı büyük ölçüde bilgliendirici buldum ancak metnin etrafında tek tük sıkıntılar var.
Öncelikle, cümle yapısı olarak bakıldığında olay çok “oldu bitti” anlatılmış. Bu da makalenin akışını biraz olsun bozmuş.
Bu sıkıntı dışında zaman ekleri birbirini destekleyici nitelikte olmamış.
Bu sıkıntıların çok küçük olduğunu varsaydığımızda bu yazarda büyük bir gelecek gördüğümü söyleyebilirim.
Başarılar…
Merhaba, Ders:Tarih sitesini çok beğeniyorum. Bu yazınızda da yine faydalı bilgiler sunmuşsunuz, tebrik ederim. Tanıttığınız turistik yerlerin insanlara cidden faydalı olduğunu düşünüyorum. Fakat bu yazınızda merak ettiğim bir konu var. Siirt taraflarında Çatalhöyükten de eski yerleşim yerleri kalıntıları bulunduğunu duymuştum acaba sizin bilginiz var mı?