Versay Antlaşması Nedir? Tüm Maddeleri ve Sonuçları
Versailles (Versay) Barış Antlaşması
Versay Antlaşması nedir? Versay Antlaşması, Birinci Dünya Savaşı sonunda Almanya ile İtilaf Devletleri arasında 28 Haziran 1919’da imzalanan bir barış antlaşmasıdır.
Bu yazımız, Versay Antlaşması ile ilgili bilgilendirici bir yazı olarak yazılmıştır. İlk olarak yazılmasından önceki dönem ve yazılmasına zemin hazırlayan olaylar anlatılacak ve nasıl yazıldığı anlatılacaktır. Ondan sonra Versay Antlaşmasının önemi ve maddeleri yazılacak ve bu maddelerin neler olduğu anlatılacaktır. Daha sonra ise bu maddenin açtığı sonuçlar ve neden olduğu durumlar tespit edilip açıklanacaktır. Bu açıklama yapılırken Hitler ve Almanya arasındaki ilişkiye de bir hayli değinilecektir. Sonuç olarak bu maddenin avantajları ve dezavantajları da yazıldıktan sonra görseller ile makale sonlandırılacaktır.
Bu Yazının İçindeki Başlıklar:
Versay Antlaşması Nedir?
Versailles olarak da bilinen Versay Antlaşması, Birinci Dünya Savaşı sonunda Almanya ile İtilaf Devletleri arasında 28 Haziran 1919’da imzalanan bir barış antlaşmasıdır. Antlaşma 440 maddedir. Fransızca ve İngilizce olarak hazırlanmıştır.
İtilaf Devletleri’nin Paris Barış Konferansı‘nda kararlaştırmış olduğu barış antlaşmalarından Versay Barış Antlaşması; Almanya için oldukça ağır şartlar içeren bir antlaşmadır. Bu antlaşmayı Almanya, ihanet olarak adlandırmıştır. Ayrıca bu antlaşma ilerde kurulacak olan Nazi Almanya’sına da zemin hazırlamıştır. Almanya ilk olarak bu anlaşmayı okuduğu zaman her ne kadar itiraz etse de, İtilaf Devletleri bu itirazı geri çevirmiştir. Bu nedenle Almanya bu antlaşmayı imzalamak zorunda bırakılmıştır. Bu antlaşma toplamda 440 madde içermektedir. Bu antlaşma yalnızca Almanya’yı değil, Avrupa’nın çoğunu etkileyen bir antlaşmadır. Versay ile birlikte Avrupa kıtasının toprakları yeniden ve büyük bir şekilde değişecektir. Ayrıca Avrupa topraklarının çoğu sömürge haline gelecektir.
Birinci Dünya Savaşı (19114-1918)
1900’lerin Avrupa’sında farklı ülkelerin yaşadığı toplumsal, siyasal ve ekonomik çıkar anlaşmazlıkları nedeniyle ülkeler zamanla bloklaşmış ve git gide birlik beraberlik bozulmuştur. Zamanla bu çıkar anlaşmazlıkları bir hayli büyümüş ve savaş için uygun bir zemin oluşmuştur. Bunun sonucunda ise 1. Dünya Savaşı olarak adlandırılan savaş meydana gelmiştir (Büyük Savaş veya Dünya Savaşı da denmektedir).
Bu savaşın genel nedenlerinde birisi Fransa’da meydana gelen Fransız İhtilali’nin bir sonucu olan “milliyetçilik düşüncesidir”. Bir diğer genel nedeni ise İngiltere’de meydana gelmiş olan Sanayi İnkılabı ile birlikte artan, hammadde ve sömürge arayışıdır. Hammadde ve sömürge arayışının sonucunda ise devletler arasında silahlanma yarışı artmıştır ve bu artış ise savaş için uygun bir ortam hazırlamıştır. Özel nedenleri olarak bilinen nedenler ise;
• İngiltere ve Almanya arasında yaşanan sömürgecilik hırsı
• Almanya ve Fransa’nın Alsas-Loren’i alma çekişmesi
• Rusya’nın bütün Slav ırkını kendi yönetimine alma planı (Panslavizm Politikası) ile sıcak denizlere inme ve boğazları fethetmeyi istemesi
• Osmanlının toprak kazanmak için Almanya ile işbirliği yapması
Bu savaşın net tarihleri 28 Temmuz 1914 ve 11 Kasım 1918’dir. ABD savaşa girene kadar “Avrupa Savaşı” olarak da anıldığı olmuştur. Savaşın başlangıcı ya da savaşı tetikleyen olay olarak anılan hadise ise; Avusturya tahtının veliahdı Ferdinand’ın Sırp bir milliyetçi tarafından Saraybosna’da öldürülmesidir. Bu olaydan sonra Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Sırbistan Krallığına savaş tehdidi göndermişti ve böylelikle yıllardır süren ittifakın yerini savaş ve kargaşa almıştır.
İlk olarak Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun Sırbistan Krallığını işgali ile başlayan bu savaş süreci koloniler halinde yayılarak; Almanya’nın Belçika, Fransa ve Lüksemburg’u işgali ile devam etmiştir. Daha sonra ise bu şekilde çoğu devlet birbiri ile savaşa girmiş, böylelikle itilaf devletleri ve ittifak devletleri olmak üzere çıkar ilişkilerine göre iki gruba ayrılmışlardır.
Versay Antlaşması Neden İmzalandı?
İtilaf devletlerinde; İngiltere, Rusya, Fransa, Japonya, Sırbistan, Yunanistan, İtalya gibi güçlü devletler vardır. İttifak devletlerinde ise; Avusturya-Macaristan, Almanya, Bulgaristan ve Osmanlı gibi devletler vardır. İtalya başta ittifak devletinde yer alsa bile sonradan menfaati gereği itilaf devletlerine geçip saf değiştirmiştir. Daha sonradan ABD’nin de itilaf devletleri yanında savaşa girmesi ile savaş tamamen ittifak devletlerinin aleyhine dönmüştür. ABD’nin kullandığı son derece güçlü, teknolojik silah ve aletler ile itilaf devletleri savaşta bariz bir şekilde ittifak devletlerinden öne geçmiştir. İttifak devletleri git gide yenilmekte ve yavaş yavaş teslim olmaya yönelmeye başlamaktadır. Durum böyle olunca da, ittifak devletleri itilaf devletleri ile barış antlaşmaları imzalamaya başlamıştır.
İmzalanan bu barış antlaşmalarından birisi ise; Almanya ve itilaf devletleri arasında 28 Haziran 1919’da imzalanmış olan Versailles (Versay) Barış Antlaşması’dır.
Versay Antlaşması Kimler Arasında Yapıldı?
Versay Antlaşması hangi devletler arasında imzalandı? Versay Barış Antlaşması Almanya ile İtilaf Devletleri arasında imzalanmıştır. İtilaf Devletleri;
- Amerika Birleşik Devletleri
- Britanya İmparatorluğu
- Fransa
- İtalya
- Japonya
- Diğer İtilaf Devletleri
Versay Antlaşması Ne Zaman İmzalandı?
Versay Antlaşması, 28 Haziran 1919‘da Paris’te imzalanmıştır. Ancak antlaşma, 18 Ocak 1919’da başlayan Paris Barış Konferansı’nda müzakere edilmiştir. 7 Mayıs 1919’da son metin Almanya’ya deklare edilmiştir. 23 Haziran 1919’da ise Almanya Parlamentosu bu antlaşmayı onaylamıştır.
Versay Antlaşması Maddeleri
Bu antlaşmanın başlıca maddeleri ise şu şekildedir;
- Alsas Loren Almanya’dan alınıp Fransa’ya geri verilecektir.
- Avusturya ve Almanya arasında siyasi birlik sonsuza kadar olmayacak.
- Alman ordusu tamamen kaldırılacak ve yapısı baştan aşağı değiştirilecektir.
- Almanya bütün deniz topraklarından vazgeçecektir.
- Almanya topraklarının büyük bir bölümünü Belçika, Polonya ve Çekoslovakya’ya teslim edecektir.
- Almanya savaş tazminatı ödemeyi kabul edecektir.
- Almanya’nın uçak ve denizaltı aracı üretmesi yasaklanmıştır.
- Belçika’nın tarafsızlığı kalkacak ve Almanya Belçika’nın tarafsızlığını tanımakla sorumlu olacaktır.
- Avusturya ve Almanya birleşimi mütemadiyen olmayacaktır.
- Almanya’da zorunlu askerlik ortadan kalkacaktır.
- Alman donanması İtilaf devletleri arasında paylaştırılacaktır.
- Almanya’nın Dantzig şehrinin koruması Milletler Meclisi’ne ait olacaktır.
- Almanya Ren nehrinin doğusu ve batısında 50 kilometre boyunca herhangi bir askeri hareket yapması yasaktır.
- Almanya’nın 10 yıl içinde Fransa’ya 7 milyon ton kömür madeni vermesi gerekmektedir.
Versay Antlaşması tüm maddeleri için tıklayınız (İngilizce).
Bu antlaşma bolca toprak kaybı ve ekonomik bağımlılığı içeren bir antlaşma olmuştur. Antlaşmanın başlama tarihi 28 Haziran 1919, bitiş tarihi ise 1 Eylül 1939’dir. Ayrıca bu antlaşma 2.Dünya Savaşının nedenlerinden biri olarak görülmektedir. Versay antlaşmasının nedeni ile Almanya’da ırkçılık baş göstermiş ve Nazi Almanya’sı hükumeti kurulmuştur. Bu Nazi Almanya’sı hükümetinin kurulması sonucu ise ırkçı lider Adolf Hitler‘in ortaya çıkmıştır.
Versay Antlaşması Sonuçları
Bu antlaşmasının yol açtığı en büyük neden olarak 2. Dünya Savaşı‘nın sebebi olmasını örnek verebiliriz. 1.Dünya Savaşından sonra Almanya’nın mağlup olan devlet konumunda olduğu halde daha da üzerine gidilmesi ve yaralanması sonucu yeniden bir Dünya Savaşına girilme ihtiyacı duyulmuştur. Bu ihtiyaç sonucunda ise 2. Dünya Savaşı meydana gelmiştir.
Antlaşma maddelerinden herkes tarafınca bilindik olan 321. Madde, Almanya’nın savaştan sorumlu tutulduğuna dair yazılmış bir maddedir. 235. Madde ise onarım ile ilgili yazılmış olan bir maddedir. Versay’da Almanya’nın ödemesi gereken tutar 132 milyon mark olarak belirlenmiştir. Ek olarak Almanya’nın savaş süresince sivillerin ve askeri kayıpların bedelini de mal veya hizmetler karşılığında ödenmesi beklenmektedir. Bu ağır maddelerin sonucunda ise Almanya için; halkının bir kısmının sınır dışında kalması, ticaretinin yok edilmesi, ödenmesi neredeyse imkânsız olan önerim bedellerinin üzerine yüklenmesi ve savaşı kaybettiğinden dolayı dayatılan baskı nedeniyle bayağı sancılı bir dönem oluşmuştur.
Versay Antlaşmasının bir diğer yol açtığı neden ise Nazi Almanya’sı hükumetinin kurulmasıdır. Almanya’nın bu çöküntü üzerine hayal kırıklığına uğrayan Alman halkı, Hitlerin parlak söylemlerinin ve vaatlerinin peşine takılmıştır. Hitler ve ekibi; başı dik, geleceğe güvenle bakan, ekonomik refah içinde ve saf bir Alman ırkı projesiyle Almanların başını döndürmüştü. Bu amaçla; yollar, köprüler, fabrikalar yaptılar. Almanya’ya neredeyse 3. Rahi yaşatıyorlardı. Hatta Hitler çok büyük bir şehir bile kurmaya başlamıştı. Hitler’in yaptığı yollar günümüzde halen Almanya tarafından kullanılmaktadır. Toplumun bütün katmanlarında halkın rahat yaşaması için her şey düşünülmüş gibi yapılmaktaydı. İşçiler bütün gün çalıştırılmakta, her gün onlara birer kupon verilmekteydi. Bu kuponla ilerde bir Volkswagen araç sahip olacakları söylenirdi. Mitolojik, ırkçı, biyolojik bütün argümanların en üst seviyede Almanların lehine sunulduğu bir dönem yaşanmaktaydı.
Versay Antlaşması’nın Almanya’ya Etkileri
Versay Antlaşması’nın Avantajları
Bu antlaşma her ne kadar bir barış antlaşması olsa da, Almanya açısından bakıldığı zaman dezavantajları avantajlarından daha fazladır. Genel olarak avantajları ve dezavantajları her ne kadar sadece Almanya’yı alakadar ediyor olarak gözükse de, aslında dolaylı yoldan tüm Avrupa’yı da etkilemektedir. Aslına baktığımızda bu antlaşmanın bize (yani ittifak bloğuna) sağladığı hiçbir avantaj yoktur. Fakat itilaf bloğu açısından bakıldığında bu antlaşmadan oldukça fazla avantajlar çıkartılabilir. Bu nedenle Versay’ın itilaf devletleri açısından avantajları, ittifak devletleri açısından ise dezavantajlarını sıralamak daha mantıklı olacaktır.
Versay’ın itilaf bloğuna göre avantajlarını sıralayacak olursak;
• Milletler Cemiyetinin kurulmasına öncülük etmiştir
• Almanya yakın gelecekte saldırmak için ekonomik açıdan çok zayıflamıştı
• Almanya’ya askeri kısıtlamalar getirildi
• Almanya savaş tazminatının hepsini ödedi
İtilaf devletlerinin gözünden Versay’ın birkaç avantajlarını sıraladık. Şimdi ise bunları analiz edecek olursak;
Milliyetler Cemiyeti, Birinci Dünya Savaşı içinde uluslararası barış ve güvenliği sağlamak amacıyla; uluslararası siyasal bir örgüt kurulması düşüncesi ile oluşturulmuştur. Her ne kadar masumane ve yararlı bir cemiyet olarak görünse de aslında bu cemiyetin kurulmasının altında hiç de masum olmayan nedenler ve sonuçlar bulunmaktadır. Bu cemiyet, cemiyetin örgüt yapısı ve çıkardığı yasalar özellikle ittifak devletlerin aleyhine olmuştur. Yasaların maddeleri ilk olarak barışı sağlamak amaçlı gözükse de, suistimal edilebilecek durumlara da açıktır ve bu suistimaller ittifak devletleri üzerinde uygulandığı için çoğu zaman göz ardı edilmiştir.
Almanya’nın yakın gelecekte saldırmak için ekonomik açıdan çok zayıflamış olması ise itilaf devletlerin oldukça işine gelmiştir. Çünkü Almanya artık eski gücünü kaybetmiştir ve itilaf devletleri Almanya’ya karşı hamlelerini daha rahat ve etkili biçimde yapabilecektir. Böylelikle Almanya’ya karşı olan bu savaşı zorlanmadan rahat biçimde kazanabilmek için uygun bir zemin oluşmuştur.
Almanya’ya askeri kısıtlamalar getirilmesi de itilaf devletleri açısından oldukça yararlı bir kısıtlama olmuştur. Böylelikle itilaf devletleri askerleri Alman topraklarında daha rahat dolaşabilecek ve daha rahat işgal edebileceklerdi. Almanya’nın savaş tazminatını ödemesi ise itilaf devletlerini ekonomik açıdan rahatlatmıştır. Böylelikle savaş sonucu ödenmesi gereken çoğu şey Almanya tarafından karşılanmış ve itilaf devletlerinin ekonomik açıdan hiçbir şe yapmasına gerek kalmamıştır.
Versay Antlaşması’nın Dezavantajları
Versay’ın Almanya’ya göre dezavantajlarını sıralayacak olursak;
• Almanya ağır bir tazminat ödemek zorundaydı
• Almanya tüm bu sorumlulukları yerine getirmek için yalnız bırakılmıştı
• Almanya çoğu sömürgesini kaybetti
• Savaşın sorumlusu olarak Almanya ve müttefikleri sorumlu tutuldu
Almanya’nın gözünden Versay’ın birkaç dezavantajlarını sıraladık. Şimdi ise bunları analiz edecek olursak;
Almanya’nın ağır bir savaş tazminatı ödemek zorunda bırakılması, Almanya’yı bir hayli zorlayabilecek bir maddeydi. Çünkü zaten 1.Dünya savaşı sonrası ekonomisi çöken Almanya bir de bütün savaş tazminatını tek başına ödemek zorunda bırakılmıştı.
Almanya’nın tüm bunları yerine getirmek için yalnız bırakılması özellikle ekonomi açıdan Almanya için kat be kat zordu. Almanya bütün bu tazminatı sadece kendisi üstlenmesi lazımdı. Almanya’nın çoğu sömürgesini kaybetmesi de ayrıca Almanya için oldukça büyük bir ekonomik soruna yol açacaktır. Çünkü gelir elde edebileceği topraklara da itilaf devletleri tarafından el koyulmuştu. Böylece geliri sağlayabileceği olanaklar da bir hayli sınırlandırılmıştı.
Versay Antlaşması Önemi
Almanya her ne kadar protesto ve baskı içinde bu antlaşmayı imzalamış olsa da, ABD bu antlaşmanın geçerliliğini kabul etmedi. İlk başta Fransa ve İngiltere bu antlaşmayı dayatmaya, kabul ettirmeye çalıştı fakat sonrasında başarısız olunca antlaşmayı hafifleştirip öyle kabul ettirmeye çalıştılar. Birkaç yıl içinde bir dizi değişiklikler yapıldı ve antlaşma kabul edilebilir bir düzeye getirilmeye çalışıldı. Almanya, anlaşmanın yeniden silahlanmasına koyduğu sınırları görmezden geldi. Bu hafifleştirme işlemi sonucunda Almanya’ya tazminatı karşılamak için şunlar ile ödeme yapmasına izin verildi; kömür, kereste, kimyasal boyalar, ilaçlar, hayvancılık, tarım makineleri, inşaat malzemeleri ve fabrika makineleri. Alman ekonomisi o kadar çökmüştü ki, tazminatların sadece küçük bir kısmının ödenmesi bile Alman ekonomisi üzerinde hala önemli bir yük oluşturuyordu.
Savaş sonrası yıkıcı hiperenflasyonun nedenleri karmaşık ve tartışmalı olsa da, Almanlar anlaşmadan ekonomilerinin neredeyse çöküşünü sorumlu tuttu. Bazı iktisatçılar, tazminatların hiperenflasyonun üçte birini oluşturduğunu tahmin etti. Ocak 1923’te Fransız ve Belçikalı kuvvetler, Almanya’nın Versailles Antlaşması’nın talep ettiği tazminat ödemelerini yerine getirememesi üzerine Ruhr bölgesinin geri kalanını misilleme olarak işgal etti. Alman hükümeti buna “pasif direniş” ile yanıt verdi, bu da kömür madencilerinin ve demiryolu işçilerinin işgal güçlerinin talimatına uymayı reddettiği anlamına geliyordu. Üretim ve ulaşım durma noktasına geldi. Ancak mali sonuçlar Alman hiperenflasyonuna katkıda bulundu ve Almanya’daki kamu maliyesini tamamen mahvetti. Sonuç olarak, 1923 sonlarında pasif direniş durduruldu. Ruhr’daki pasif direnişin sona ermesi, Almanya’nın bir para reformu gerçekleştirmesine ve 1925’te Fransız ve Belçikalı birliklerin Ruhr Bölgesi’nden çekilmesine yol açan Dawes Planı’nı müzakere etmesine izin verdi.