Rönesans Ressamları Kimlerdir? Rönesans Tabloları
Rönesans Dönemi’nde oluşan özgür düşünce ortamının ve hislerin eserlere aktarılabilir kılınmasının sanatın gelişimi üzerindeki etkileri oldukça belirgin olmuştur. En ünlü Rönesans ressamları olan Leonardo da Vinci, Michelangelo, Raffaello, Botticelli, Bellin ve Jan van Eyck kimdir? Bu ressamları ve yaşamlarını inceledik.
Bu Yazının İçindeki Başlıklar:
Rönesans Dönemi Resim Sanatı
Aslında Rönesans kilise etkisinin gereken seviyede kalmasıyla ve özgür düşüncenin yayılmasıyla sanatta da oldukça önemli gelişmelere yol açmıştır. Resimlerde dini tasvirlerin ve ögelerin yanı sıra tabiata da yer verilmiştir. Artık yaptıkları sanat eserinde özgür düşüncelerini ve iç dünyalarını işleyebilecek olduklarından daha özgün eserler ortaya çıkmıştır. Resim sanatına bu özgür düşünce ortamının oluşması ve hislerin daha rahat işlenebilmesiyle doruk noktasını yaşatan Rönesans sanatçılarını fonlar arasındaki yumuşak ton geçişleriyle, bu figürlerin gerçeğe uygunluğu, bu uygunluktan kaynaklanan figürler arası mükemmel uyum, tablolardaki genel bütünlük ve anlatım gücüyle de tanıyabiliriz. Mona Lisa’dan Son Akşam Yemeği’ne, Adem’in Yaratılışı’ndan Atina Okulu’na, Sistin Meryemi’nden Venüs’ün Doğuşu‘na, Tanrıların Ziyafeti’nden Arnolfini’nin Evlenmesi‘ne kadar günümüz sanat anlayışının çok büyük parçası olan birçok sanat eseri Rönesans Dönemi’nin ürünüdür.
Rönesans Dönemi Ressamları
- Albrecht Altdorfer
- Jean Bullant
- Agnolo Bronzino
- Pieter Brueghel the Elder
- Pieter Brueghel the Younger
- Jan Brueghel the Younger
- Filippo Brunelleschi
- Marco Cardisco
- Juan de Castillo
- Androuet du Cerceau
- Jean Clouet
- François Clouet
- Colantonio
- Lucas Cranach the Elder
- Lucas Cranach the Younger
- Philibert Delorme
- Donatello
- Albrecht Dürer
- Hans Dürer
- Jean Fouquet
- Rosso Fiorentino
- Francesco Fiorentino
- Piero della Francesca
- Marcus Gheeraerts
- Lorenzo Ghiberti
- Leonardo da Vinci
- Domenico Ghirlandaio
- Giuliano da Sangallo
- Giorgione
- Giotto di Bondone
- Jean Goujon
- George Gower
- Benozzo Gozzoli
- El Greco
- Matthias Grünewald
- Juan de Herrera
- Nicholas Hilliard
- Francisco de Holanda
- Hans Holbein the Younger
- Inigo Jones
- Conrad Faber von Kreuznach
- Pierre Lescot
- Fra Filippo Lippi
- Lorenzo Lotto
- Pedro Machuca
- Andrea Mantegna
- Masaccio
- Antonello da Messina
- Michelangelo
- Luis de Morales
- Bernardo Morando
- Pietro Negroni
- Isaac Oliver
- Philibert de l’Orme
- Andrea Palladio
- Palma Vecchio
- Palma il Giovane
- Pietro Perugino
- Sebastian del Piombo
- Andrea Pisano
- Bernard Palissy
- Germain Pilon
- Pisanello
- Jan Polack
- Jacone Puligo
- Giovanni Baptista di Quadro
- Jan van Eyck
- Francesco Primaticcio
- Raphael
- Stanislaw Samostrzelnik
- Sebastiano Serlio
- Luca Signorelli
- Diego Siloe
- Il Sodoma
- Tintoretto
- Titian
- Juan Bautista de Toledo
- Andres de Vandelvira
- Paolo Veronese
- Rogier van der Weyden
- Andreas Vesalius
Aşağıdaki bahsettiğimiz sanat eserlerinden bazılarının yaratıcılarından bahsedeceğiz. Leonardo da Vinci, Michelangelo, Raffaello, Sandro Botticelli, Giovanni Bellini, Jan van Eyck kimdir? İşte en ünlü 6 Rönesans ressamı!
Leonardo da Vinci
Rönesans ressamları arasında en bilindik isim kuşkusuz Leonardo da Vinci’dir. 15 Nisan 1452 yılında doğan Leonardo da Vinci Rönesans Dönemi’nde yaşamış filozof, astronom, mühendis, mimar, mucit, matematikçi ve hepsinin yanında çok önemli bir ressamdı. Rönesans sanatını doruk noktasına getiren bazı sanatçılardan biri olmakla kalmayıp yaptığı araştırmalar ve buluşlar ile de çok büyük bir dahi ayrıca dünyanın en büyük sanatçılarından biri olarak da bilinir. Avukat babası ve bir çiftçinin kızı olan annesinin soyluluk farkı sebebiyle evlenememesi sonucu Leonardo da Vinci, evlilik dışı bir çocuk olarak dünyaya gelmiştir.
Sanata olan merakı ve yeteneği babası tarafından fark edilince Andrea del Verroccio’nin eğitimine verilmiştir. Burada dönemin sanatçılarından bazılarıyla beraber eğitim almıştır. En ünlü eserlerinden biri olan Son Akşam Yemeği aslında Santa Maria delle Grazie manastırının duvarına yapılmıştır. Fakat kullandığı tempera boyası sıvıya, sıvı ise duvara uymadığından kısa zamanda birkaç yeri döküldü. Ancak bu döküntülere rağmen bu Son Akşam Yemeği hala en büyük eserlerden biri olarak görülmektedir. Diğer çok ünlü olan ve sırrının hala çözülemediği ileri sürülen Mona Lisa ise son döneminin eserlerindendir. Mona Lisa tablosundaki kadının kim olduğu, gülümsemesi ve anlamının gücüyle hala meraklılarını cevaplandıramamış, gizliliğini korumuştur. Diğer tablolarıyla beraber özellikle Son Akşam Yemeği ve Mona Lisa, Leonardo da Vinci’nin kendisinin ayrıca sanatının ölümsüzlüğüne yol açmıştır.
Michelangelo
Rönesans ressamları arasında bir başka ünlü olan sanatçıda Michelangelo’dur. 6 Mart 1475 doğumlu olan ve tam adı Michelangelo di Lodovico Buonarroti Simoni olan sanatçımız daha çok Michelangelo Buonarroti adıyla bilinmektedir. Michelangelo Buonarroti Rönesans Dönemi’nin mimarı, şairi ve ressamıdır. Annesini erken yaşta kaybeden Michelangelo Domenico Ghirlandaio’nun yanına öğrenci olarak verilmiştir. Öylesine yeteneklidir ki daha 13-14 yaşlarında adından söz ettirmeye başlamıştır. Vatikan’daki günümüzde Roma’nın en büyük bazilikalarından biri olarak bilinen San Pietro Bazilikasında bulunan Pieta eseri Hıristiyanlığın en gerçekçi eseri olarak da bilinmektedir. Pieta İsa’nın Meryem’in kucağında ölü bir şekilde uzandığı anın canlandırılması olarak geçmektedir. Michelangelo’nun imzasını attığı tek eseri budur. Pieta adı altında oldukça fazla eser yapılmıştır ancak hiçbirinin Michelangelo’nunki kadar gerçekçi olmadığı öne sürüldüğünden hiçbiri kullanılmamıştır.
Ayrıca günümüzde tüm dünyada fazlasıyla ünlü olan ve belki de Gallerria del Academia’da bulunması sebebiyle Floransa’ya oldukça fazla turist çeken Davud heykelini tamamladığında Michelangelo sadece 25 yaşındaydı. Bu heykel sadece Michelangelo’nun ustalık eseri olarak günümüze kadar taşınıp tarihe geçmek ile kalmamıştır. Aynı zamanda Rönesans Dönemi’nin sembollerinden olan altın oranın vücut bulduğu harika bir örnek olarak da olukça büyük bir önem arz etmekte olup bu şekilde anılmaktadır. Kendisi Sistine Şapeli’nin tavanını resimlendirmiştir ve bu süreçte günümüzde en çok tanınan eserlerinden olan Adem’in Yaratılışı da ortaya çıkmıştır. Adem’in Yaratılışı eserinde resimlendirdiği sahne batı resim sanatının en canlı tasvirlerinden biri olarak da görülmektedir. 89 yıllık ömrüne sığdırdığı heykeller ve resimlerle Michelangelo günümüze kadar gelebilmeyi oldukça iyi bir biçimde başarmıştır.
Raffaello
Doğum tarihinden tam olarak emin olunmasa da 1483 doğumlu olduğu bilinen Raffaello Sanzio da Urbino Rönesans döneminin mimar ve ressamıdır. Tam adı Raffaello Sanzio da Urbino olsa da kendisi Rafael olarak tanınmaktadır. Eserleri zenginliği ve insan ihtişamın neoplatonik fikirlerini ifade ederkenki başarısı sebebiyle geçmişten bu yana takdir görmekte ayrıca Michelangelo ve Leonardo da Vinci ile birlikte Rönesans Dönemi’nin geleneksel ve önde gelen üçlüsünü oluşturmaktadırlar. Aslında kendisi Michelangelo ile rakip halindeydiler. Vefat ettikten sonra Rafael çok daha iyi bir şekilde bilinirken 18, 19. yüzyıllarda Michelangelo, Rafael’e karşı daha fazla bilinmekteydi. Ancak Rafael’in Michalengelo’dan en büyük farkı görünen her şeyi olduğu gibi tabloya aktarmış olmasıydı.
Rönesans ressamları arasında yer alan Raffaello, 37 yaşında erkenden vefat etmesine rağmen arkasında çok güzel eserler bırakmıştır. Hatta bu eserleri arasından en çok bilinen eseri Atina Okulu’dur ve bu eser Vatikan Stanza della Sefnatura’da bulunmaktadır. Ayrıca yapmış olduğu Julius II’nin portresi hala gerçekliği konusunda tartışmalara yol açmaktadır. Sanattaki başarısı üç farklı bölüme ayrılmıştır. İlk olarak Umbria’daki yılları, ikinci olarak Floransa’daki sanatsal geleneklerle ilgilenmesini içeren 4 yıl, son olarak Roma’da iki Papa ve yakınındakilerle çalıştığı 12 yıl. Raffaello Sanzio da Urbino Avrupa’daki klasik ressamlığın temelini atan ressam olarak tarihe adını yazdırmıştır.
Sandro Botticelli
Asıl adı Alessandro di Mariano di Vanni Filipepi olsa da genel olarak halk arasında bu adlardan herhangi biriyle tanınmayan sanatçımız ya Sandro Botticelli ya da II Botticelli “Küçük Fıçı” lakabıyla bilinmektedir. Kendisi Rönesans Dönemi İtalyan ressamıdır. “Küçük Fıçı” lakabı aslında ağabeyi Antonio Filipepi’ye aittir. Kendisi resim eğitimi almak için yanından ayrılmadan önce ağabeyinin yanında çıraklık yapıyordu. Bu süreçte insanlar ona da aynı lakapla seslenmeye başladı. Ağabeyinin yanında kuyumcu çıraklığı yaparken bu işi genç yaşta bırakmış ve Fra Filippo Lipi’nin atölyesinde sanat eğitimi almaya başlamıştır.
Müneccim Kralların Tapınması ve Madonna gibi daha ilk tablolarıyla ilgiyi üstüne çekmiş, oldukça beğeni kazanmıştır. Ayrıca Venüs ile Mars ve Pallas Athena ile Kentaur isimli tabloları gibi mitolojiyi konu alan birçok tablo da yapmıştır. Sistina Şapeli’nin tavanının süslenmesinde görev almış hatta burada Şeytan’ın İsa’yı Ayartma Çabaları adlı eserini vermiştir. Kendinde bulunan büyük kaygı sebebiyle deliliğin sınırlarında yüzmüştür. Bu da sanatında büyük bir devrime yol açmıştır ve uçuşan, çoşkulu figürleri oluşturmuştur. Ayrıca takıntı derecesinde olan zarafet hissi sebebiyle eserlerinde şiirselliğe rastlamak mümkündür. Çoğunlukla dini şeyleri resmetmiş ve bunlar üzerinde çalışmış olsa da Botticelli aslında şiirselliğin ve güzelliğin ressamı olarak akıllarda kalmıştır.
Giovanni Bellini
Doğum tarihi tam olarak bilinmese de 1430 doğumlu olduğu bilinen Giovanni Bellini Rönesans Dönemi’nin önemli ressamlarındandır. Babası Jacopo Bellini ve hatta eniştesi Andrea Mantegna de birer ressamdır. Ailesinde ressamların da bulunuyor olması onun önünü daha da açmış çalışmalarına kolaylık sağlamıştır. Özellikle amcası Andrea Mantegna onu bir dönem oldukça fazla etkilemiş ve bu etkilenmeyi sanatına da yansıtmasına da sebep olmuştur. Kendisi o dönemde çevresinde bulunan ve ayrıca kendinden önceki Rönesans Dönemi ressamlarının aksine farklı bir tarz kullanmıştır. Kendisi daha renkli atmosferik manzara betimlemeleri kullanmış ve o dönemden günümüze özellikle Venedikli ressamlar olmak üzere birçok ressamı çok etkilemiştir.
Doge Loredano, The Myth of Orpheus, The Restello serisi gibi mitolojik resimleri de bulunurken bazı Meryem Ana heykelleri de bulunmaktadır. Ayrıca Agony in the Garden oldukça bilinen bir resmidir. Ağabeyi Gentile Bellini öldüğünde henüz tamamlayamamış olduğu bir resmi vardır: San Marco’nun İskenderiye’de Dua Edişi. Bu eseri Giovanni son haline getirmiştir. Giovanni Bellini aslında yaşadığı dönemde oldukça fazla sayıda eser bırakmıştır. Ancak günümüze sadece 300 eseri ulaşabilmiştir. Kendisi taş gibi sert olan biçimlerin kıvrak desenini yumuşatmış, bunu çeşitli renklerle boyayarak büyük bir devrim yaratmış ve sanat tarih sahnesinde yerini almıştır.
Jan van Eyck
3 Temmuz 1389 yılında Hollanda’da doğmuş olan Jan van Eyck önemli Rönesans Dönemi ressamlarındandır. Yaşamının ilk yılları ve gençlik zamanı hakkında pek de bir olmasa da kendisinin Hubert van Eyck’in kardeşi olduğu düşünülmektedir. Ayrıca mahkemede bulunmuş olan bazı belgelerden alınan bilgiyle Lambert van Eyck ile de kardeş olabilme ihtimali konuşulmaktadır. Hatta Lambert van Eyck’in de ressam olabileceğinden söz edilmektedir. Kendisi bir süre Burgonya Dükü Good Philip ile saray ressamlığı yapmıştır. Aslında bu prestijli işleri ona maaş ve maaşın getirdiği bir bağımsızlık sağlamıştır. Jan van Eyck resimsel illüzyonizmde rakipsiz görülmektedir. Ayrıca Jan van Eyck sanatsal açıdan oldukça prestijlidir. Çarmıha Gerilme isimli sanat eserindeki oluşumlar ile gökyüzündeki ufka doğru uzanan pürüzsüzleşme oldukça sistematik ve fazlasıyla ayrıcalıklı bir çalışma olduğunu göstermektedir.
Rönesans ressamları arasında yer alan Jan van Eyck’in en çok bilinen eseri Arnolfini’nin Düğünü’dür. Arnolfini’nin Düğünü adlı eserinde arkada bir dış bükey ayna bulunmaktadır ve Eyck bu aynaya “Jan van Eyck buradaydı.” şeklinde bir imza atmıştır. Resmin yapımında izleyici resme oldukça fazla dahil edilmiştir. Ayrıca resim ile gerçek dünya arasındaki ima edercesine oldukça dahi bir şekilde kurgulanmıştır. Günümüzde bile anlattıklarıyla tartışmalara yol açmaktadır. Kendisi yaşadığı dönemdeki yağlı boya tekniğini kendince kullanmasıyla da tanınmaktadır. Çoğunlukla din içeren veya porte olan resimler yapmıştır. Resimlerinde derinlik anlayışına getirdiği yeni teknikle tarihe adını yazdıran Rönesans Dönemi sanatçılarından biri olmuştur.
Rönesans Tabloları
Rönesans sanatçılarından bahsedecek olursak aklımıza ilk olarak Ninja Kaplumbağalar gelecektir. Sadece pizzayla beslenen bu kaplumbağalar isimlerini dört usta Rönesans sanatçısından almışlardır. Leonardo (Leonardo Da Vinci), Raphaël (Raffaello Sanzio), Michelangelo (Michelangelo Buonarroti) ve Donatello. Yazımızın bu bölümünde bazı Rönesans sanatçıları, yazarları ve düşünürlerinden bahsedilecektir.
Raphael bu dönemde ünlü olan eseri Atina Okulu tablosunu yapmıştır. Rönesans yeniden doğuş anlamına gelir. Bu tabloda Antik Yunan’a dönüş temsil edildiğinden dolayı önemli bir eserdir. Bu eserde dönemin düşünürleri yer almaktadır. En ortadaki iki kişi ünlü filozoflardan Platon ve Aristo’dur. Tabloya dikkatlice bakılacak olursa Platon’un gökyüzünü Aristo’nun ise yeri gösterdiğini fark edilir. Bu jestleri ahlakla (Platon) matematiğin yani bilimin (Aristo) arasındaki meseleyle ilgilidir. Düşünürler bu jestler ile kendi felsefi düşüncelerini yansıtırlar.
Adem’in Yaratılışı, Michelangelo’nun Sistine Şapel’nin tavanındaki bir resmidir. Bu resim yaklaşık 1511 yılında yapılmıştır. Resimde Hıristiyanlık’ta olan Kitab-ı Mukaddes’in Yaratılış bölümünde, Tanrı’nın ilk insan olan Adem’e hayat üflemesini konu almıştır.
Son Akşam Yemeğiise Rönesans sanatçıları arasında bir çok kez resimlere konu olsa da aralarından en ünlü olan Leonardo Da Vinci’nin yaptığıdır. Resimde Hz. İsa ve havarileri yemek yerken Hz. İsa havarilerine aralarından birinin ihanet ettiğini söyler ve resim o şaşkınlık anını yansıtır.