Dünya Tarihi

Yapay Zeka Nedir? Yapay Zekanın Tarihi Gelişimi

Bu yazımızda yapay zeka nedir? sorusunu yanıtladık. Ayrıca yapay zekanın tanımı, yapay zekanın günümüze kadar olan tarihi gelişimi, yapay zekanın ilk başta nerelerde ve kimler tarafından kullanıldığı ve yapay zekanın günümüzde sağladığı kolaylıklar konularını inceledik.

Yapay Zeka Nedir?

Yapay zeka, yirmi birinci yüzyılda hem dünyada hem de ülkemizde tartışılma konusu olarak gündemde bulunmaktadır. Kimisi, yapay zekanın büyük yararlar ve kolaylıklar sağlayacağını, kimisi de yapay zekanın insan gücünden üstün olacağını, dolayısıyla işsizlik oranını arttıracağını öngörmektedir. Yapay zeka denilen kavram, insanların davranışlarına benzer davranışlar sergileme, matematiksel mantık yürütme, konuşma, hareket etme ve ses algılama gibi birden fazla sinir ağı yeteneğe sahip yazılımsal ve donanımsal sistemler bütünüdür. Farklı bir deyişle yapay zeka; bilgisayarların insanlar gibi düşünmesini sağlar. Yapay zekaya x sorusu sorulduğunda daha önce kodlanan veya tanımlanan x sorusunun sonuçlarının arasından en rasyonel ve doğru olanını seçip sonuç olarak cevaplar. Bu nedenden dolayı yapay zekaya her x sorusu sorulduğu zaman, yapay zeka x sorusunun cevaplarını denetler ve en doğru olan cevabı sonuç olarak sunar. Yapay zeka günümüzde x sorusu örneğinden daha da fazlasını yapabilmektedir.

Makine Öğrenimi ve Derin Öğrenme Nedir?

Yapay zeka sadece tek bir başlıktan oluşmamaktadır. Yapay zekayı oluşturan iki tane kavram daha vardır. Bunlardan biri “makine öğrenimi”, bir diğeri ise “derin öğrenme” olarak isimlendirilmektedir. Yapay zekanın bir alt bilim dalı olan makine öğrenimi (Machine Learning) kavramı, 1980 yılarında ortaya çıkmıştır. Makinenin kodlanan bilgilerle mantıklı ve rasyonel sonuçlar üretmesini sağlayan algoritmalara makine öğrenimi denilmektedir. Günümüz teknolojisinde insan mantığını zorlayacak verileri bize makine öğrenimi sunmaktadır.

Yapay zekanın bir diğer alt bilim dalı ise derin öğrenim (Deep Learning) adı verilen alt bilim dalıdır. Derin öğrenme hem yapay zekanın hem de makine öğreniminin alt kolu olan bir teknolojidir. Derin öğrenme insan beynindeki nöronlara benzer şekilde çalışır. Bu iki dalı aynı örnekte açıklamak gerekirse, bir yapay zekaya bir çileği tanıması için ona çileğin belirgin özellikleri kodlanır. Mesela koni şeklinde, kırmızı, yeşil sapı var gibi özellikler kodlanıyor. Bu yapay zeka, bir çilekle muzu karşılaştırırken, bu kodlamaları süzerek hangisinin çilek olduğuna karar verir. Bu kararı vermesini makine öğrenimi bilimi sağlar. Derin öğrenmede ise yapay zeka, kendi kurallarını kendisi oluşturur. Hangi meyvenin çilek veya muz olduğuna kendi hesaplamalarıyla karar verebilir.

Yapay Zekanın Tarihi Gelişimi

Yapay zekayı ilk olarak kavramlaştıran kişi Katalan şair ve teolog Ramon Llull adlı kişidir. Ramon Llull, 1308 yılında Ars Generalis Ultima (The Ultimate General Art) adında bir kitap yayınlamıştır. Bu kitapta kavramların kombinasyonlarından oluşan yeni bir bilgi türü olarak ilk defa bahsedilmiştir. Yapay zeka kavramı hakkında tarihteki ikinci gelişme 1666 yılında, matematikçi ve filozof Gottfried Leibniz adlı kişi sayesinde yaşanmıştır. Bu gelişmeyi, Dissertatio De Arte Combinatoria (On the Combinatorial Art) adlı kitabı çıkararak gerçekleştirmiştir. Gottfried Leibniz Ramon Llull’dan sonra insan düşüncesinin bir alfabesini olabileceğini ve düşüncelerin aslında basit kavramların kombinasyonlarından oluştuğunu öne sürmüştür. 1763 yılında Thomas Bayes olayların gerçekleşme ihtimalini bulmak için bir yapı geliştirmiştir ve Bayes’in çıkarımı yapay zeka kavramına öncülük eden bir görüş haline gelmiştir. George Boole adlı kişi 1854 yılında, mantıklı bir şekilde akıl yürütmenin, denklem çözmeye benzeyen sistematik bir biçimde düşünülebileceği fikrini ortaya atmıştır.

Bir diğer önemli gelişme de Nikola Tesla tarafından 1898 yılında gerçekleşmiştir. Konsepti elektrik olan bir sergide Nikola Tesla bir gösteri yapmıştır. Bu gösteride dünyanın ilk radyo dalgalarıyla kontrol edilebilen gemisini tanıtmıştır. Bu gemi Tesla’nın söylemiyle, “ödünç alınmış bilinç” olarak nitelendirilmiştir. Yapay zeka teknolojisi kullanılarak, hiçbir insan etkisi bulunmadan, kendi kendine satranç oynayabilen bir makine, 1914 yılında İspanyol mühendis Leonardo Torres Quevedo tarafından tanıtılmıştır. Robot kelimesi literatüre ilk defa “robota” olarak 1921 yılında, Çek yazar Karel Gapek tarafından girmiştir. 1929 yılında “Gakutensoku” tasarlandı, Japonya’da tasarlanan ilk robot olan “doğanın kanunlarını öğrenmek” mantığıyla yola çıkılarak icat edilmiştir. Bu robot yüz ifadesini değiştirip, başını ve ellerini hava basınç mekanizması sayesinde hareket ettirebilmekteydi.

Yapay Zeka Tarihçesi

Edmund Berkeley 1949 yılında, Dev Brains (Düşünen Makineler) adlı kitabında şöyle bir ifadeye yer vermiştir: “Son dönemlerde, büyük bir hız ve beceri ile bilgi toplayabilen büyük makineler gündemde çok fazla yer kaplıyor, bu makineler bir beyinin yapısına benzeyen kompleks yapılardan oluşuyor. Bir makine bilgi işleyebilir, hesaplayabilir, sonuçlandırabilir ve seçebilir; imkanlı işlemleri bilgi ile gerçekleştirebilir. Bu nedenle bir makine düşünebilir.”

Marvin Minsky ve Dean Edmunds tarafından, ilk beşerî sinir ağı, kırk adet nöron ağını öykünmek amacıyla üç bin adet vakum tüpü kullanılan SNARC (Stokastik Sinirsel Analog Güçlendirme Hesaplayıcısı) adı verilen cihaz icat edilmiştir. John McCarthy (Dartmouth Üniversitesi), Marvin Minsky (Harvard Üniversitesi), Nathaniel Rochester (IBM) VE Claude Shannon (ABD) tarafından yapılan, “yapay zeka” kavramından ilk olarak, “yapay zekanın iki aylık, 10 kişilik bir araştırması” sonucu hazırlanan bir sunumda bahsedilmiştir. Bir yıl sonra temmuz ve ağustos aylarının 1956 yılında gerçekleşen seminer, yeni bir çalışma alanının resmi çıkış tarihi olarak kabul edilmiştir. 1958 yılında John McCarthy adlı kişi, yapay zeka araştırmasında kullanılan en popüler programlama dili olan “Lisp” dilini geliştirmiştir. İlk endüstriyel robot olan “Unimate” adlı robot 1961 yılında, New Jersey’deki General Motors fabrikasında bir montaj hattı üzerinde görev almıştır. İnsanlar gibi davranan robotlardan kendi hareketlerinin sorumluluğunu alabilen ilk robot olan “Shakey robot” 1966 yılında yapılmıştır.

Yapay Zeka Kronolojisi

Marvin Minsky, “ilk elektronik kişi” ile ilgili bir Life dergisinin 1970 yılındaki bir makalesinde “üç aydan sekiz yıla kadar, ortalama bir insanın genel bilgisine sahip olan bir makineye sahip olacağız” sözleriyle iddialı görüşlerini sunmuştur. 1981 yılında, 800 milyon dolar değerinde bir para ayırılan, Japon Uluslararası Ticaret ve Sanayi Bakanlığı tarafından geliştirilmeyi amaçlayan, beşinci nesil bilgisayar projesi, konuşmaları devam ettirebilen, farklı dilleri çevirebilen, resimleri kendi yorum gücüyle yorumlayabilen ve insanlar gibi, sonuçların nedenlerini bulabilen bilgisayarlar yapmaktır. 1986 yılında, Ernst Dickmanns yönetimindeki, Münih şehri içerisinde bulunan Bundeswehr Üniversitesi’nde kurulan kamera ve sensörlerden oluşan, ilk şoförsüz araba, boş yollarda 55 mil hızla gidebilen bir özelliğe sahipti.

Deep Blue adlı bilgisayar, IBM tarafından yapılan, satranç oynamayı bilen bir bilgisayardır. IBM tarafından yapılan birinci bilgisayar, dünyanın en iyi satranç oyuncusu Garry Kasparov ile bire bir berabere kaldı. Fakat saniyede 200 milyon hamle deneyebilen Deeper Blue adlı ikinci bilgisayar 1997 yılında dünya birincisi Garry Kasparov’u mağlup etmeyi başarmıştır. 1998 yılında Dave Hampton ve Caleb Chung, Furbby adlı robotu yarattı. Furbby, ilk ev robotu olarak tarihe geçmiştir. 2009 yılında, Google şirketi tarafından soförsüz araç geliştirmeye başlandı. 2014 yılında ise, ABD’de bulunan Nevada eyaletinde kendi başına sürüş denemesi yapan ilk araç olmuştur. 2009 yılında, Northwestern Üniversitesi’nde bulunan “Akıllı Bilişim Laboratuarı” içerisindeki bilgisayar bilimcileri, insan etkisi olmadan spor haberleri yazabilen “Stats Monkey” adında bir program geliştirmiştir. 2011 yılında Watson, çabuk cevap verebilen konuşan bir makine yaptı ve bu makine iki dil şampiyonu insanı mağlup etti.

Yapay Zekanın Topluma Etkisi

Öncelikle yapay zekanın internet ve sosyal medya üzerindeki etkisini inceleyelim. Bu yapay zeka kavramı youtube video platformunun üzerinde de etki bırakacak bir etkide bulunmuştur. Bu etki 2012 yılında Jeff Dean tarafından adlı adam yapmıştır. Bu etki bir program sayesinde olmuştur. Bu program rastgele seçilmiş on milyonun üzerindeki Youtube videosuna tepki verebilen bir yapay zeka geliştirmiştir. Yirmi birinci yüzyıldaki yapay zeka alanındaki en büyük gelişmeler arasında olan “Siri” programı Apple tarafından 2012 yılında piyasaya sürülmüştür. Apple Siri’yi tanıttı ve cihazlarında kullanmaya başladı. Siri yazılımı, İOS 5 dahil ve İOS 5’ten sonra gelen İOS’larda iOS işletim sisteminin bir parçası olmuştur. 2012 yılının ekim ayında ve ondan sonra üretilen bütün Apple marka cihazlarında Siri yazılımı bulunmaktadır. Siri cümleleri anlama ve cevap verme konusunda çok başarılı bir yazılımdır. İnsanların ses tonundan, duygu ve düşünceleri kavrama konusu üzerinde çalışmalar hala devam etmektedir.

Facebook şirketi tarafından, eskiden Google’da çalışan derin öğrenmede uzman olan Marc’Aurelio Ranzato adındaki adamın, daha önceden satın aldığı yüz tanıma teknolojisini geliştiren şirket olan Face.com’un kurucusu Yaniv Taigman’ın da içinde bulunduğu bir ekip oluşturulmuştur. Bu oluşturulan grup tarafından, beyin hücrelerinin incelemesinden başlayarak, bu konu hakkında ilerleteceği yapay zeka teknolojisi ile Facebook şirketi 700 milyon insanın paylaştıkları gönderileri ve beğendikleri gönderileri anlayacağı ve yorumlanması planlandı. Bu gelişme ile derin öğrenme süreci daha da hızlandırılmış oldu. En basit anlatımla Facebook, gönderideki kişiler kullanıcı tarafından etiketlenmemiş olsa bile, o kişinin kim olduğunu bilecekti.

Facebook’un geliştirdiği bu teknolojisi, yüz tanıma konusunda insan zekası seviyesine çok yaklaşmıştır. Yabancı bir insana ait iki farklı fotoğrafı gösterdiğinizde, insanların doğru eşleştirme oranı %97,53 çıkmıştır. Facebook araştırmacılarının yeni geliştirdiği bu yapay zekanın, aynı fotoğraflar üzerinden olan deneyin doğru eşleştirme oranı ise %97,25 çıkmıştır. Yeni yapay zeka, 4 bin kişinin sahip olduğu 4 milyon tane yüz fotoğrafından oluşan ve bugüne kadar oluşturulan “en büyük veritabanı” kullanılarak kodlanmıştı. Bu teknolojiyle Facebook’un günümüz teknolojisinin hata oranı %25 oranında azalmıştır ve insan tecrübesine az denilemeyecek kadar yaklaşılmış durumdadır.

Yapay Zeka Teknolojisi

Mark Zuckerberg, Ashton Kutcher ve Elon Musk gibi insanların 40 milyon dolar yatırım yaptığı şirket olan ve 2014 yılında kurulan, Vicarious’ın sekiz kişilik, dahi insanlardan oluşan ekibi, insanları ve bilgisayarları ayırt etmekte kullanılan CAPTCHA testini çözebilen bir yapay zeka geliştirdi. Bu teknoloji bu testlerde %90 oranında başarı sağlamıştır. 2014 yılında Amelia adlı bir sanal asistan yapılmıştır. Amelia insanların ne sorduğunu, nasıl hissettiğini anlayabilmektedir. Yapay zekayı kullanan birçok akıllı cihazdan farklı olarak Amelia, insan davranışının aynısını yapmak yerine insanın düşünme şeklini anlamak üzerine kurgulanmıştır. 2015 yılında Google şirketi, kendiliğinden oyun oynamayı öğrenip ve o oyunda gittikçe ustalaşmaya başlayan yapay zekayı geliştirdi. Apple şirketi 2016 yılında, gerçek zamanlı duygu anlayan yapay zeka girişiminde bulunarak Emotient’i satın aldı. Kullanıcıların, cinsiyet, yaş gibi temel bilgilerini anlayan Emotient, dijital bilgisayarlarda gerçek zamanlı hedefleme yapılmasını sağlıyor. Örnek olarak ekrana bakan kişi eğer erkek bir kullanıcıysa, ekranda tıraş köpüğü reklamı görebilmektedir.

2017 yılında ise Deep Mind adındaki şirketin araştırmacıları, geliştirdikleri yeni teknolojiyle yapay zekalara hafıza ekleyebilmişlerdir. Kullanıcıların internette aradığı şeylerin isimlerini hatırlayamaması üzerine, aranan şeyin içeriğini kavrayıp, kullanıcıların içeriği aramak için yazdığı içerikle alakalı kavramları aranan içerikle eşleştirebilen makine öğrenimi API’ını yayınladı. Bu gelişme kullanıcılar için çok büyük bir kolaylık sağlamıştır. 2017 yılındaki bir diğer gelişme ise Nottingham Üniversitesi’ndeki araştırmacıların, hangi insanların kaç yıl içinde inme veya kalp krizi geçireceklerini tahmin edebilmek için klasik tıbbi verileri süzen bir yapay zeka teknolojisi geliştirmiştir. Yapay zeka teknolojisi, klasik yöntemlerle tahminler yapmaya çalışan doktorlara oranla 350 hastanın hastalığını daha doğru belirleyerek geleneksel yöntemlere göre daha çok başarılı olduğunu kanıtlamıştır.

Yapay Zekanın Geleceği

Yapay zeka, toplum bireylerini ikiye bölmektedir. Bir kısım, yapay zekanın insanların yerine geçeceği için zararlı, diğer kısım ise kolaylık sağladığı için yararlı olduğunu düşünmektedir. Bu iki görüşün de kendine göre doğruluk payı vardır. Yapay zeka insanlar tarafından, insanların ihtiyaçlarından dolayı ve insanların işlerinin hafiflemesi amacıyla ortaya çıkmıştır. Yapay zekanın tarihi ve gelişimi görüldüğü gibi yüzyıllar öncesinden başlasa da uygulamaların yoğunlaşması son yıllarda başlamıştır ve görüldüğü gibi hızlanarak devam edip, yapay zeka 21. yüzyılda kendinden söz ettirecektir.

4 Comments

  1. Yapay Zeka Nedir? Yapay Zekanın Tarihi Gelişimi – Makine Öğrenimi ve Derin Öğrenme Nedir? Yapay Zekanın Topluma Etkisi adlı bu yazıyı gerçekten çok beğendim. Benim için gerçekten çok yararlı bir yazı oldu. Yapay zekanın gelişimi hakkında edindiğim bu bilgiler beni biraz korkuttu açıkçası. Umarım günün birinde robotlar Dünyamızı ele geçirip bütün yönetimi eline almaz. Eğer böyle bir şey olursa bu tüm insanlık için çok kötü bir şey olur. -b

  2. Bu konu hakkındaki araştırmalarım yeterli kalmıyordu. Bu siteye ulaştığımda tam aradığım noksan noktalarım hakkında bilgi sahibi oldum.- D.S.A

  3. Yazmış olduğun bu makale çok kötü bir makale hiç beğenmedim yetersiz bilgi verilmiş TD

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Konuyla İlgili Yazılar

Back to top button

Metin kopyalamanın açılabilmesi için
lütfen web sitemizdeki herhangi bir reklama
tıklayarak bize destek olunuz.

Close

Adblock Detected

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olunuz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.