Küçük Kaynarca Antlaşması Nedir? Maddeleri, Sonuçları ve Önemi
Küçük Kaynarca Antlaşması nedir? Küçük Kaynarca Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğu ile Rus İmparatorluğu arasında 21 Temmuz 1774’te bugünkü Bulgaristan’da Silistre’ye bağlı Küçük Kaynarca kasabasında imzalanmıştır.
Bu yazımızda Küçük Kaynarca Antlaşması nedir? Küçük Kaynarca Antlaşması ne zaman, nerede, kimler arasında imzalanmıştır? Küçük Kaynarca Antlaşması maddeleri nelerdir? Yorumlayınız. Küçük Kaynarca Antlaşması neden imzalanmıştır? Küçük Kaynarca Antlaşması sonucunda neler yaşanmıştır? Küçük Kaynarca Antlaşması önemi ve özellikleri nelerdir? sorularını yanıtladık.
Bu Yazının İçindeki Başlıklar:
Küçük Kaynarca Antlaşması Hakkında Bilgi
Küçük Kaynarca Antlaşması ne zaman, nerede, kimler arasında imzalanmıştır? sorusunu yanıtlayalım. Küçük Kaynarca Antlaşması 1774 yılında Osmanlı Devleti’nin Rusya ile imzaladığı antlaşmadır. 1774’te imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşması, Osmanlı Devleti’nin imzaladığı en ağır antlaşmalardan biridir. 28 maddeden oluşan antlaşma, öncelikli olarak Kırım’ın Osmanlı Devleti’yle olan bağlılığını sonlandırmış, Kırım’ı müstakil bir hanlık olmasını sağlamış ve böylece Kırım, Osmanlı Devleti’nin egemenliğinden çıkmıştır. Osmanlı Devleti ise Yeniçeri Ocağının yozlaştığı dönemde askerî boşluğu dolduran Kırım’ın askerî kuvvetlerinden yararlanamamıştır. Bununla beraber dinî bakımdan Kırım’ın halifeye bağlılığı sürdürülmüş ve her iki devlet de Kırım’ın iç işlerine müdahale etmemiştir. Rus ticaret gemileri boğazları kullanacak, Karadeniz ve Akdeniz’de serbestçe hareket edebilecekti. Ruslar, diğer devletlere verilen imtiyazlardan istifade edecek, gerekli yerlerde konsolosluklar faaliyete geçirebileceklerdi.
Küçük Kaynarca Nerede?
Küçük Kaynarca, Bulgaristan’ın kuzey doğusunda yer alan, Silistre’nin küçük bir köyüdür. Bugünkü Bulgaristan’ın Romanya sınırına yakın bir yerdedir. Osmanlı Devleti, Küçük Kaynarca’yı 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı sonrasında kaybetmiştir.
Küçük Kaynarca Antlaşması Nedenleri
Küçük Kaynarca Antlaşması neden imzalanmıştır? sorusunu yanıtlayalım. Küçük Kaynarca Antlaşması 1768-1774 yılları arasında gerçekleşen Osmanlı-Rus Savaşları sonucu olarak Osmanlı tarafından Muhsinzade Mehmed Paşa ve Rus tarafından Petro Rumyantsev temsiliyle imzalanmıştır. Osmanlı-Rus Savaşları’nın ortaya çıkma nedeni ise İkinci Katerina adlı Rus İmparatoriçesi’nin Polonya iç işlerine müdahil olmasından dolayı ortaya çıktı. Bu savaş sırasında Osmanlı ordusu karada yenildi. Bunun yanında 1770 yılında Avrupa’yı gezdikten sonra Akdeniz’e gelmiş olan Rus donanması da Çeşme’de Osmanlı deniz kuvvetlerini savunmasız yakalayarak yaktı. Bu silahlı savaşlar sonucu iki devlet arasında diplomatik bir savaş ve anlaşma dönemi başladı ve sonucunda Küçük Kaynarca Antlaşması imzalandı. 1774’te Küçük Kaynarca Barış Antlaşması ile Kırım Osmanlı İmparatorluğu’na dahil olmayı bıraktı ve Ruslar Karadeniz ve Akdeniz’de deniz kuvvetleri konuşlandırmak ve savaş gemilerini boğazlardan geçirebilmek hususlarında hak sahibi oldular.
Küçük Kaynarca Antlaşması Maddeleri
Küçük Kaynarca Antlaşması maddeleri nelerdir? Aşağıdaki görsele tıklayarak Küçük Kaynarca Antlaşması maddelerinin tamamını bilgisayaranıza indirerek inceleyebilirsiniz. Küçük Kaynarca Antlaşması 30 maddeden oluşmaktadır. Küçük Kaynarca Antlaşması tüm maddeleri aşağıda yer almaktadır.
Antlaşmanın önemli maddelerini yorumlayalım. 17 Temmuz 1774 yılında imzalanan ve tahta yeni çıkan I. Abdülhamit tarafından onaylanan, otuz maddeden oluşan bu antlaşmaya göre:
- Kuban, Kırım Hanlığı ve Bucak Tatarları siyasi olarak Osmanlı Devleti ya da Rusya’ya bağlı olmayacak fakat Müslüman olmaları dolayısıyla dini açıdan Halifelik makamına bağlı olacaklardır.
- Osmanlı Devleti ve Rusya arasındaki sınırlar yeniden şekillenmiş ve yeni sınır Aksu adı verilen bölge olarak belirlenmiştir. Bunun dışında antlaşma öncesi Osmanlı topraklarına dahil olan Kılburun, Kerç, Yenikale, Azak Kalesi, Dinyeper (Özi) ve Buğ (Aksu) nehirleri arasındaki arazi; Rusya’nın eline geçmiştir.
- Ruslar tarafından askeri güç kullanılarak girilen Besarabya, Eflak, Boğdan ve Gürcistan toprakları ve Akdeniz adaları antlaşma sonrası Osmanlı Devleti’ne geri verilmiştir.
- Antlaşma sonrası Rus ordusuna Bulgaristan’ın sağ sahilinden sol sahiline çekilmesi için bir ay süre tanınmıştır.
- Birinci maddeye karşılık olarak Osmanlı Devleti topraklarında yaşana Ortodoks vatandaşlar Rus hakimiyeti altında sayılmasına karar verilmiştir.
- Osmanlı Devleti’nin Rus sefirlerinin Eflak ve Boğdan’ın durumları hakkındaki görüşlerini dikkate alması kararlaştırılmıştır. Bu madde sayesinde Rusya’nın Osmanlı iç işlerine müdahalesini kolaylaştırmak amaçlanmıştır.
- Bir Türk gölü olan Karadeniz’de ve Akdeniz’de Rus gemilerinin serbestçe dolaşabilmesi, giriş-çıkış yapabilmesi ve buralarda konaklayabilmesi kararlaştırılmıştır. Bu madde ile Karadeniz bir Türk gölü olma özelliğini yitirmiştir.
- Rusların Panslavizm politikasına zemin hazırlayan bu maddeye göre Ruslar Osmanlı Devleti’nin başkenti olan İstanbul’da sürekli bir elçilik bulundurabilecek ve Balkanlar’da diledikleri takdirde yeni konsolosluklar açabileceklerdi.
- Osmanlı Devleti’nin o dönemde İngiltere ve Fransa’ya verdiği kapitülasyonların aynı şartlar dahilinde Rusya’ya da verilmesi kararı alınmıştır.
- Osmanlı Devleti’nin tarihi boyunca ilk defa savaş tazminatı ödemesini öngören bu maddeye göre Osmanlı Devleti Rusya’ya üç yılda birer taksit şeklinde on beş bin kese akçe vermekle yükümlü tutulmuştur.
- Antlaşmadan önce tarafsız bölge olarak adlandırılan ve Orta-Kuzey Kafkasya’da bulunan Kabartay ve Kabardiya bölgelerinin Rus topraklarına dahil edilmesi kararına varılmıştır.
Küçük Kaynarca Antlaşması Sonuçları
Küçük Kaynarca Antlaşması sonucunda neler yaşanmıştır? sorusunu yanıtlayalım. Küçük Kaynarca Antlaşması Osmanlı Devleti için büyük bir hezimet olmuştur ve cephede yorgun düşen Osmanlı Devleti masada da istediği maddeleri kabul ettirememiş ve ağır şartları kabul etmek zorunda kaldıkları bu antlaşmayı imzalamıştır. Osmanlı Devleti, Küçük Kaynarca Antlaşması ile tarihinde ilk olmak üzere hem Müslüman hem de Türk olan bölgeler üzerindeki otoritesini kaybetmek durumunda kalmış, Kırım Hanlığı ile ona bağlı Kuban ve Bucak Tatarlarının bağımsızlığını kabul etmek zorunda kalmışlardır. Bu olay, başta İstanbul olmak üzere Osmanlı topraklarında tepki çekmiş ve sonraki yıllarda Osmanlı Devleti’nin Kırım’la olan ilişkisini de büyük ölçüde etkilemiştir. Rusların Eflak ve Boğdan üzerinde sahip olduğu otorite, diledikleri şehirlerde konsolosluk işletebilmeleri ve Ortodokslar için önemli olan bir unvan almaları gibi maddeler sebebiyle Osmanlı Devleti, Rusya’nın iç ve dışişlerine karışmasına karşı savunmasız hale gelmiş ve bu durum, gelecek savaşlara uygun ortamı hazırlar nitelikte düzenlenmiştir.
Bu antlaşmanın en büyük sonuçlarından biri Osmanlı İmparatorluğu’nun global düzeyde üç büyük imparatorluktan biri olma sıfatını kaybetmesidir. Bunun yanında dünya üzerinde saygı duyulan devletlerden biri olma özelliğini kaybetmiştir. Dolayısıyla uluslararası platformlarda Osmanlı Devleti’ne duyulan saygı azalmıştır. Bunların dışında Küçük Kaynarca Antlaşması 18.yüzyıl içinde Osmanlı Devleti tarafından imzalanan en ağır antlaşma olmuştur. Karadeniz uzun yıllardır süren coğrafi olarak Bir Türk gölü olma özelliğini yitirmiş ve Ruslar Karadeniz’de serbestçe dolaşabilir hale gelmiştir. Son olarak, bu antlaşma sonucunda Osmanlı Devleti’nin Avrupa ülkelerinin üstünlüğü kabul ettiği kesinleşmiştir. Bu antlaşmanın açtığı kapının devamında, antlaşmanın imzalanmasından 9 sene sonra II. Katerina’nın verdiği emirle Kırım Hanlığı, Rus İmparatorluğu tarafından ele geçirilmiştir.
Küçük Kaynarca Antlaşması Önemi ve Özellikleri
Küçük Kaynarca Antlaşması önemi ve özellikleri nelerdir? sorusunu yanıtlayalım. Küçük Kaynarca Antlaşması 1774 yılında Osmanlı Devleti’nin Rusya ile imzaladığı antlaşmadır. Osmanlı-Rus Savaşları sonucu olarak Osmanlı tarafından Muhsinzade Mehmed Paşa ve Rus tarafından Petro Rumyantsev temsiliyle imzalanmıştır. Osmanlı-Rus Savaşları’nın ortaya çıkma nedeni ise İkinci Katerina adlı Rus İmparatoriçesi’nin Polonya iç işlerine müdahil olmasından dolayı ortaya çıktı. Bu savaş sırasında Osmanlı ordusu karada yenildi. Bunun yanında 1770 yılında Avrupa’yı gezdikten sonra Akdeniz’e gelmiş olan Rus donanması da Çeşme’de Osmanlı deniz kuvvetlerini savunmasız yakalayarak yaktı.
1774’te imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşması, Osmanlı Devleti’nin imzaladığı en ağır antlaşmalardan biridir. Osmanlı Devleti, Küçük Kaynarca Antlaşması ile tarihinde ilk olmak üzere hem Müslüman hem de Türk olan bölgeler üzerindeki otoritesini kaybetmek durumunda kalmış, Kırım Hanlığı ile ona bağlı Kuban ve Bucak Tatarlarının bağımsızlığını kabul etmek zorunda kalmışlardır. Bu olay, başta İstanbul olmak üzere Osmanlı topraklarında tepki çekmiş ve sonraki yıllarda Osmanlı Devleti’nin Kırım’la olan ilişkisini de büyük ölçüde etkilemiştir. Rusların Eflak ve Boğdan üzerinde sahip olduğu otorite, diledikleri şehirlerde konsolosluk işletebilmeleri ve Ortodokslar için önemli olan bir unvan almaları gibi maddeler sebebiyle Osmanlı Devleti, Rusya’nın iç ve dışişlerine karışmasına karşı savunmasız hale gelmiş ve bu durum, gelecek savaşlara uygun ortamı hazırlar nitelikte düzenlenmiştir.
Bu antlaşmanın en büyük sonuçlarından biri Osmanlı İmparatorluğu’nun global düzeyde üç büyük imparatorluktan biri olma sıfatını kaybetmesidir. Bunun yanında dünya üzerinde saygı duyulan devletlerden biri olma özelliğini kaybetmiştir. Dolayısıyla uluslararası platformlarda Osmanlı Devleti’ne duyulan saygı azalmıştır. Karadeniz uzun yıllardır süren coğrafi olarak Bir Türk gölü olma özelliğini yitirmiş ve Ruslar Karadeniz’de serbestçe dolaşabilir hale gelmiştir. Son olarak, bu antlaşma sonucunda Osmanlı Devleti’nin Avrupa ülkelerinin üstünlüğü kabul ettiği kesinleşmiştir. Bu antlaşmanın açtığı kapının devamında, antlaşmanın imzalanmasından 9 sene sonra II. Katerina’nın verdiği emirle Kırım Hanlığı, Rus İmparatorluğu tarafından ele geçirilmiştir.