Cumhuriyet Tarihi

Adıyaman İsmi Nereden Gelmiştir? Anlamı, Kökeni ve Hikayesi

Adıyaman ismi nereden gelmiştir? Adıyaman ismi mitolojik bir hikayeye göre putperest bir adamın yedi çocuğunu (Yedi Yaman) öldürmesinden gelmektedir.

Adıyaman, Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan Orta Fırat’ta konumlanan, kuzey tarafında Malatya, batı tarafında Kahramanmaraş, güneybatı tarafında Gaziantep, güneydoğu tarafında ise Şanlıurfa ve doğu tarafındaysa Diyarbakır olan bir şehirdir. Nemrut Dağı, Pirin Ören Yeri, Adıyaman Müzesi, Perre Antik Kenti, Adıyaman Ulu Camii gibi daha bir sürü çeşitli turistik mekanları mevcuttur.

 

Adıyaman İsmi Nereden Gelmiştir?

Adıyaman isminin kesinkes bir kaynağı yoktur. Ancak yine diğer şehir adlarında olduğu gibi çeşitli efsanelere ve rivayetlere dayanmaktadır. Bu rivayetlerden bir tanesi Farrin ya da Perre olarak bilinen şehirde puta tapmakta olan bir babanın yedi oğlu İslam dinini ve Allah’ın birliğini kabul edip evinde bulunan bütün putları kırar. Baba putların kırıldığını öğrendikten sonra 7 oğlunu da öldürür. Ölen 7 oğula anı olarak Farrin şehrinde oğulların sembolü olarak bir manastır yapılır. Şehire Yedi Yaman ismi verilir. Zaman içerisinde bu şehrin adı Adıyaman olarak değişmiştir.

Adıyaman şehir merkezine 8. yüzyılda yaptırılan kaleye Mansur’un kalesi anlamında Hısn-ı Mansur adı verilmiştir. Hısn-ı Mansur isminin kökeni Emevi komutanlarından Mansur. Ca’vene’ye veya Abbasi Halifesi Ebu Cafer El-Mansur’a dayanmaktadır. Zamanla bu isim “Hüsnü Mansur” olarak değişmiştir. Dolayısıyla Adıyaman bir dönem Hısn-ı Mansur adı ile anılmıştır.

Tarihte, bilinen hemen hemen en eski yerleşim yerlerinden birisi olan Adıyaman’ın Palanlı Mağarası’nda yapılmış olan incelemelerde kentin tarihinin yaklaşık M.Ö. 40000 yıllarına kadar dayandığı anlaşılmaktadır. Samsat-Şehremuz Tepesi’ndeki tarihi kalıntılardan M.Ö 7000 dönemlerine kadar Paleolitik Çağ, M.Ö 5000 yıllarına dek Neolitik Çağ, M.Ö 3000 yıllarına kadar Kalkolitik Çağ ve M.Ö 3000 ile 1200 dönemleri arasında ise Tunç Çağı dönemlerinin yaşanmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu dönemlerde bölgede Hititler ile Mitannilar arasında gidip gelmiş ve Hitit Devleti’nin yıkılmasıyla birlikte yani M.Ö. 1200 dönemlerinde karanlık dönem başlamış bulunmaktadır.

M.Ö. 1200’den Frigler’in kuruluşuna yani M.Ö. 750 yılına kadar dönemle ilgili olarak herhangi bir yazılı kaynakla karşı karşıya kalınmamıştır. Ancak bu dönemlerde yöre halkı, Asur etkisi altına girmeye başladığı için Samsat’ta bulunan Asut etkili mühürler ve adı Kahta Eskitaş olan köyde yer alan Hitit hiyeroglifi ile birlikte yazılmış kitabeler, Anadolu’daki tarihi karmaşanın ilde hala süregeldiğini göstermektedir. Bu dönemlerde ise Adıyaman ve çevresinde Hitit Devletinin varlığının sonra ermesiyle birlikte ortaya çıkan Geç Hitit şehri devletlerinden birisi olan Kummuh Devleti hüküm sürmüştür.

M.Ö 900-700 dönemleri arasında yöre halkı Asur etkisi altında kalmakla birlikte, Asurlular tamamen egemen olamamıştır. 6. yüzyıl başlarında ve devamında yörenin hakimiyeti Persler’e geçer. Yöre valiler yani Satraplar tarafından yönetilir. M.Ö. 334 yılında Makedonya Kralı Büyük İskender’in, Anadolu’ya girmesiyle birlikte Persler’in hakimiyetini kaybettirmiş ve M.Ö. 1 yüzyıla kadar yörede Makedonyalı Seleukos sülalesinin sözü geçmiştir. Bu, sülalenin gücünün zayıfladığı zamanlarda Kral Mithradetes I. Kallinikos Kommagene Krallığı bağımsızlığını dile getirmiştir.

Adıyaman İsmi Anlamı, Kökeni ve Hikayesi

Adıyaman ismini zamanında Perre şehrinde gerçekleşen bir olaydan almıştır. Farrin veya Perre olarak bilinen bu şehirde putlara tapmakta olan bir baba yaşarmış. Bu babanın yedi oğlu bir gün evde babalarının olmadığı bir vakitte tüm putları yıkarak Allah’ın varlığını ve birliğini kabul ettiklerini ilan etmişlerdir. Bu durumu öğrenen baba, yedi oğlunu da öldürmüştür. Babaları tarafından katledilen yedi oğlun hatırasını yaşatmak için Perre’de bir manastır yaptırılmıştır. Dolayısıyla şehre “Yedi Yaman” ismi verilmiştir. Bu isim günümüzdeki “Adıyaman”a evrilmiştir.

Ayrıca şehrin doğusunda, batısında ve güneyinde bulunan derin, yamaçları meyve ağaçları bakımından zengin vadiler bulunmaktadır. Bu nedenle güzel vadi manasına gelen  “Vadi-i Leman” olarak anılmaya başlamıştır. Zaman içerisinde “Adıyaman” halini almıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Konuyla İlgili Yazılar

Başa dön tuşu

Metin kopyalamanın açılabilmesi için
lütfen web sitemizdeki herhangi bir reklama
tıklayarak bize destek olunuz.

Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olunuz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.