Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf Oluşumları (Tarih Konu Anlatımı)
Bu yazımızda tarih dersi konu anlatımları kapsamında 11. sınıf tarih dersinin 3. ünitesi olan Uluslararası İlişkilerde Denge Stratejisi (1774-1914) ünitesinin 2. konusunun devamı olan Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf Oluşumları konusuna yer verdik. Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf Oluşumları “Osmanlı Devleti’nin siyasi varlığına yönelik tehditleri analiz eder.” kazanımı çerçevesinde anlattık.
Bu Yazının İçindeki Başlıklar:
Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf Oluşumları
Ders: Tarih 11
Ünite: Uluslararası İlişkilerde Denge Stratejisi (1774-1914)
Konu: Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf Oluşumları
Kazanım: Osmanlı Devleti’nin siyasi varlığına yönelik tehditleri analiz eder.
Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf Oluşumları konusunda Avrupa’da Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf ne zaman, nasıl ve niçin oluşmuştur? sorusunu yanıtladık.
Üçlü İttifak Oluşumu
Üçlü İttifak oluşumu, 1882’den 1914’e yani Birinci Dünya Savaşı’nın bitimine kadar süre gelen, içinde Almanya, İtalya ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun bulunduğu askeri bir ittifaktır. İttifakı oluşturan bu ülkelerin yaptığı anlaşmaya göre ittifak üyelerinden biri başka bir büyük gücün saldırısına maruz kalırsa ittifakın diğer üyeleri saldırıya uğramış üçüncü üyeye yardım edecektir. Bunların yanında İtalya, savaş sürecine sunacağı katkıların Büyük Britanya karşısında doğrudan yapılmış olmadığını açıklamıştır.
1902 yılının temmuz ayında üç ülke arasında oluşturulan ittifak yenilenmiştir ve bu yenilenmeden kısa bir süre sonra İtalya, Almanya ve Avusturya-Macaristan ile yaptığı anlaşmaya benzer bir anlaşmayı Fransa ile de yapmıştır. Yapılan özel anlaşmalardan biri de statüko ile ilgilidir; Avusturya-Macaristan ve İtalya, anlaşmaya göre Balkanlar’daki statükoyu diğerlerine danışmaksızın değiştirme hakkına sahip değildir. 1882’de başlayan ve 1914’te sona eren bu ittifakın öncüsü ise İkili İttifak olarak kabul edilir. Takvimler 7 Ekim 1879 tarihini gösterirken Alman İmparatorluğu ve Avusturya-Macaristan arasında İkili İttifak anlaşması gerçekleştirilmiştir. Bu esnada Almanya İmparatorluğu, İmparator 2. Wilhelm yönetimi altında Almanya tarihinde 2. Reich olarak adlandırılan dönemde bulunmaktadır.
Oldukça yaygın olan bir görüş ise Üçlü İttifak oluşumunun devamı niteliğinde Mihver Devletleri’ni göstermektedir. Mihver Devletleri ise 2. Dünya Savaşı esnasında meydana gelen bir ittifak oluşumudur. Üçlü İttifak’ın tarihsel sürecine geri dönecek olursak 1914 yılının ağustos ayında Avusturya-Macaristan, Üçlü İtilaf ile savaş sürecine girmiştir. İtalya, bu süreçte İttifak Devletleri’ni destekleyeceğini belirtmiştir. Fakat Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Alman İmparatorluğu, Üçlü İttifak’ın kurulma amacının dışına çıkarak saldırıya geçmişlerdir. İtalya da Alman İmparatorluğu ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun bu tutumu karşısında savaşa girmeyi reddetmiştir. Daha sonrasında İtalya, İtilaf Devletleri’nin yanında olarak 1915’in mayısında Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’na karşı, 1916’nın ağustosunda ise Alman İmparatorluğu’na karşı savaşmıştır.
Üçlü İttifak’ın Bir Parçası Olarak Almanya
Alman İmparatorluğu’nun şansölyesi Otto von Bismarck, Üçlü İttifak adında bir oluşumun kurulmasının temel sorumlusu olarak kabul edilir. Otto von Bismarck, Üçlü İttifak oluşumunun gerçekleştirilmesi fikrini öne sürerken iki cephede aynı anda savaşmamak amacı gütmüştür. İtalya ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile anlaşmasının ardında yatan temel neden de iki cephede aynı anda savaşmak zorunda kalmamaktır. İtalya’nın kendi safında savaşmasını kabul etmiş olsa bile Otto von Bismarck, İtalya’nın çoğu zaman zayıf bir ülke olduğu kanısına sahip olmuştur.
Üçlü İttifak’ın Bir Parçası Olarak Avusturya-Macaristan İmparatorluğu
1870’lerin sonunda bakıldığında İtalya ve Almanya’nın siyasi anlamda bir birlik içinde olmaları, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun bu iki devlet üzerinde gerçekleştirmek istediği planların önünde bir engel olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu, bu dönemde hızlı bir düşüş sürecine girmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun o dönemde yayınladığı ıslahat fermanları, devletin izlediği politika kadar başarısızdır. Balkanlarda halihazırda devamlılık içinde olan Slav başkaldırısı oldukça önemli bir büyüklüğe ulaşmıştır. Slav başkaldırısının büyümesi, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Rusya’nın bulundukları bölgede büyüyerek topraklarını genişletme imkânı sunmuştur.
1876 yılında Rusya, Balkanlar’ın bölüşülmesini teklif etmiştir. Fakat dönemin Avusturya-Macaristan İmparatorluğu başbakanı Gyula Andrássy, Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun dönemin şartlarının bir sonucu olarak yoğun bir devlet olduğunu ve ülke bütünlüğüne katılacak ekstra miktarda toprakla uğraşamayacağını belirtmiştir. Gyula Andrássy’nin aldığı bu karar üzerine tüm Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetimi altında olan Bosna-Hersek eyaletini merkez alarak siyasi anlamda yalnızca yaşanılan günü kurtarmaya odaklı bir strateji izlemiştir. İzlenen bu yöntemin sorumlusu, tahmin edileceği üzere dönemin Avusturya-Macaristan İmparatorluğu başbakanı Gyula Andrássy’dir. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Balkanlar’ın içinde bulunduğu zayıflık durumundan faydalanmıştır ve 1878 yılında Bosna-Hersek’e saldırı düzenlemiştir ve orayı işgal etmiştir. 1908 yılında ise Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Bosna-Hersek’i bölgesel bir yönetim altında tutmak yerine maliye bakanlığının yetkisi altına vererek toprakları zorla ele geçirmiştir.
Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun Bosna-Hersek’i işgal etmesi, Rusya’nın Besarabya’ya ilerleme girişiminde bulunmasına karşı alınmış bir karar olarak karşımıza çıkmaktadır. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Sırbistan’ın Osmanlı İmparatorluğu ve Rusya arasında sahip olduğu kontrol konusunda müdahale edememiştir. Osmanlı İmparatorluğu ve Rusya arasındaki çatışmanın artmasıyla 93 Harbi olarak adlandırılan savaş meydana gelmiştir. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, bu savaşın da etkisiyle tarafsız olma kararı verdiğini duyurmuştur. Avrupa’da görülen Rusya ve Fransa’nın çıkarlarına karşı durabilmek amacıyla Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, 1879 yılının ekim ayında Alman İmparatorluğu ile 1882 yılının mayıs ayında ise İtalya ile ittifak oluşturmuştur.
Üçlü İttifak’ın Bir Parçası Olarak İtalya
İtalya da Alman İmparatorluğu gibi siyasi birliğini belirli bir zaman geçtikten sonra sağlayabilmiş bir devlettir. Krallığın başlarda ana amacı, bir hükümet kurmaktır. 1914 senesine gelindiğinde ise gelişme ve toprak kazanma amacı taşımaya hazır bir hale gelmiştir. Dönemin Avrupa ülkelerinde karşılaşılan bir hedef olan denizleri aşma ve ulaşılan topraklarda koloniler oluşturma amacını İtalya da taşımaktadır. İtalya’nın Üçlü İttifak’ın bir parçası olmasının temel sebebi toprak anlamında genişlemek olarak kabul edilebilir.
Aynı zamanda İtalya, devleti dıştan gelecek saldırılara karşı koruma altına almak ve diplomatik düzeyde mümkün hatta yüksek ihtimalle cepte olarak kabul edilen Tunus’un 1881 yılında Fransa tarafından kolonileştirilmesidir. İttifak’ın şartlarından biri daha önce de bahsedildiği üzere İttifak’ı oluşturan diğer iki ülkeden herhangi birinin saldırı altında kalması durumunda o ülkeyle birlikte savaşa girme zorunluluğuydu. İtalya, yine Avrupa ülkelerinde sıkça görülen ülke güvenliğini garanti alma uğraşından ve yakın bir zamanda gerçekleşmiş Tunus’un Fransa tarafından alınması gerçeğinden ötürü tarihi sürecine bakıldığında düşmanı olarak görünen, son 34 yılda 3 kez savaşa girdiği, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu dışında yanında durabileceği dost bir ülke bulmakta hayli zorlanmıştır. Bu nedenle Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile müttefik olmuştur. Ancak İtalyan halkına bakıldığında halk, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile yapılan bu anlaşmaya karşıdır.
Bunun en büyük sebebi ise Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun İtalya’nın birleşmesine karşı olması ve İtalyanların yaşadığı Trento ve Istria bölgelerini hakimiyeti altında tutuyor olmasıdır. Birinci Dünya Savaşı başlamadan önce de sayısız miktarda askeri alanda itibar sahibi olmuş uzman, İtalya’nın savaş başladıktan sonra taraf değiştireceğini tahmin etmiştir. 1911 yılında İtalyanların Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetimi altında olan Trablusgarp’ı işgal etmesi, tahminleri oldukça kuvvetlendirmiştir. Daha sonrasında da İtalya taraf değiştirmiştir ve taraf değiştirmesinin nedeni olarak da Üçlü İttifak’ın diğer üyelerinin İttifak’ın kuruluş amacına aykırı tutumlar izlediklerini öne sürmüştür.
Üçlü İtilaf Oluşumu
Üçlü İtilaf, 1907 yılında Britanya-Rusya Antantının imzalanmasının ardından Rusya, Britanya ve Fransa ülkelerinin yer aldığı bir müttefik oluşumudur. İttifak oluşturmuş olan bu üç büyük güç, daha sonra belirli ülkelerin de yanlarında bulunmasıyla Alman İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve İtalya’nın oluşturduğu Üçlü İttifak’a karşı güçlü ve dengeleyici bir konuma gelmiştir. Japonya, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri, Portekiz ve İspanya gibi ülkeler, bazı anlaşmaların yapılmasıyla Üçlü İtilaf’ın yanında bulunmuşlardır.
Tabii ki daha sonrasında İtalya da Fransa ile el altından bir anlaşma yaparak zaten oluşturulmuş bir müttefikler topluluğu olan Üçlü İttifak’ı bozmuştur. Savaş başlamadan önce ittifak oluşturma stratejisi, Birinci Dünya Savaşı’nın tetiklenmesine sunduğu katkılar bakımından tarihçiler arasında hâlâ tartışılan bir durumdur. Üçlü İtilaf oluşumu da 1914 yılında Alman İmparatorluğu ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’na karşı Müttefikler adı altında savaşmıştır. Karşısında savaştığı ülkeler arasında İtalya’nın belirtilmemesinin sebebi, İtalya’nın daha sonrasında taraf değiştirmesidir.
3. Ünitenin Tüm Konuları: Uluslararası İlişkilerde Denge Stratejisi (1774-1914) ünitesinin tüm konularını aşağıdaki başlıklarda inceleyebilirsiniz.