Cumhuriyet Tarihi

Türkçülük Günü Nedir? 3 Mayıs 1944’te Neler Oldu?

Bu yazımızda Türkçülük Günü veya Bayramı konusunu inceledik. Türkçülük Günü ne zaman, nasıl ortaya çıktı? bu soruları yanıtlamaya çalıştığımız konumuza geçmeden önce 3 Mayıs 1944’te neler oldu, incelememiz gerekmektedir. Irkçılık-Turancılık Davası ile başlayan olaylar Ankara Nümayişi ile devam etmiştir. Yazımıza bu olayları kısaca açıklayarak başlayalım.

Irkçılık-Turancılık Davası Nedir?

Türkiye Cumhuriyeti’nde devletin tüm kadrolarına komünist kişilerin yerleştiğini iddia eden edebiyat öğretmeni Hüseyin Nihal Atsız başbakan Şükrü Saracoğlu’na Orhun dergisi üzerinden 1 Mart 1944 ve 1 Nisan 1944 tarihlerinde iki açık mektup yazmıştır. Bu mektuplardan dolayı Hüseyin Nihal Atsız mahkemeye verilir. Kamuoyunda Irkçılık-Turancılık Davası olarak da bilinen dava 26 Nisan 1944’te Ankara’da başlamıştır. Milliyetçi gençlerin mahkeme salonunu hınca hınç doldurması üzerine dava 3 Mayıs 1944 tarihine ertelenmiştir.

29 Mart 1945’e kadar süren davanın sonucunda Zeki Velidi Togan, Hüseyin Nihal Atsız, Reha Oğuz Türkkan, Fethi Tevetoğlu, Nejdet Sançar ve Alparslan Türkeş gibi kişiler ırkçılık suçlamasıyla çeşitli cezalara çarptırılmıştır.

Ankara Nümayişi Nedir?

3 Mayıs Olayları olarak da bilinen Ankara Nümayişi, Hüseyin Nihal Atsız’ın, hakkında açılan dava için Ankara’ya gelmesiyle başlamıştır. 3 Mayıs 1944’te milliyetçi gençler komünizm karşıtı bir gösteri düzenleyerek Hüseyin Nihal Atsız’ın yargılandığı mahkeme salonuna girmeye çalışmışlardır. Mahkeme salonuna alınmayan gençler Ulus Meydanı’na doğru yürüyüşe geçerek burada yine komünizm karşıtı eylem düzenlemişlerdir. Başbakan Şükrü Saraçoğlu ile görüşmek isteyen milliyetçi gençlerin eylemleri sert biçimde önlenmiştir. Bu olaylarda üniversiteli 165 milliyetçi genç tutuklanmıştır.

Türkçülük Günü Neden Kutlanmaktadır?

Binlerce yıldır tarihin gelişimine etkide bulunan türkler 2000 yıl kadar önce devletleşmeye başlayarak bu etkilerini arttırmışlardır. Orta Asya ve Çin sınırlarında gelişmeye çalışıp o bölge halkının hayatını büyük etkilerde bulunmuştur. Çeşitli topluluklar oluşturarak farklı yaşam biçimlerini benimsemişlerdir. Farklı yaşam biçimleri bir yana olmak üzere Türk devletlerinin birbirlerine destek olduğu tarihte çokça görülmüştür.

Bu özellikleri onların çoğalmaya yönelik politikalarından kaynaklanmaktadır. Türkler tarih sahnesinde bulundukları sürelerde öldürmek yerine kendi anlayışlarını yaymak üzere yayılmaya özen göstermişlerdir. Bu sebeptendir ki Türk olmak bir ayrıcalıktır. Hoşgörü demektir Türk olmak. Güçlü olanın güçsüz olana gösterdiği saygının canlı kanıtıdır. Bir bakış açısıyla Osmanlı Devleti’nin sonunu da bu hoşgörü anlayışı getirmiştir. Diğer ırk ve milletlere karşı saygılı olmuşlardır ancak özgürlüklerinin kısıtlanmasına izin vermemek her zaman damarlarında akan kana borç bildikler bir kavram olmuştur onlar için. Özgürlükleri için olan uğraşları ise günümüzde ülkemizin kurtulmasında ve kurulmasında görülebilmektedir. Böyle yüce kişiliğe sahip bir toplumun bu özellikler dolayısıyla kazandığı zaferleri ve kişiliklerini kutlamaları onlar için önemlidir. kişiliklerini savunmanın ve yaşatmanın bir yoludur. 3 Mayıs Türkçülük Günü veya Türkçülük bayramı günümüzde bu sebepten hala kutlanmaktadır.

3 Mayıs Türkçülük Günü Nasıl Ortaya Çıktı?

Türkçülük günü ilk olarak 1945 senesi Mayıs ayının üçüncü gününde kutlanmıştır. Topkapı Askeri Hapishanesinde 10 mahkum tarafından örtüsüz bir masa etrafında bir toplantı yapılarak gerçekleşmiştir. Türkçülük-Turancılık Davası veya Irkçılık-Turancılık Davası Türkçü camia için 23 önemli ismin yargılanmasına verilen isimdir. Sabahattin Ali-Hüseyin Nihal Atsız arasında yaşanan sürtüşmeler sonucu Sabahattin Ali’nin, Nihal Atsız’ı dava etmesi bu davanın başlangıcı olarak gösterilmektedir. Sabahattin Ali ve Nihal Atsız davası 3 Mayıs 1944 yılında gerçekleşmiştir. Bu duruşma sırasında yaşanılan olaylara “Ankara Nümayişi” denmiştir. Ankara Nümayişi’nde bir araya gelip gösteri yapan Türkçü gençler birer birer belirlenip acımasızca dövülmüşlerdir. Alparslan Türkeş kendisi de bu olaylara üstteğmen olarak katılmış ve gözaltına alınmıştır. Kendisine düşünceleri sorulduğunda “3 Mayıs günü heyecanla sokağa fırlayan gençler kıyasıya dövüldüler ” demiştir.

1942’de dönem başbakanı Şükrü Saraçoğlu, Türkçülük ile bir konuşma yapmış ve bir çok insana hitap etmiştir.

Biz Türk’üz, Türkçüyüz ve daima Türkçü kalacağız. Bizim için Türkçülük bir kan meselesi olduğu kadar bir vicdan ve kültür meselesidir. Biz azalan veya azaltan Türkçü değil, çoğalan ve çoğaltan Türkçüyüz. Ve her vakit bu istikamette çalışacağız.

Başbakan konuşmasında biz Türkçüyüz demiştir. Azalan ve azaltan Türkçüler olmadıklarını, çoğalan ve çoğaltan Türkçüler oldukları konusunu vurgulamış ve bu istikamet üzerinde devam edileceğinden bahsetmiştir. Bu olayları takip eden olaydan (Ankara Nümayişi) sonra yargılama süreci sonunda Zeki Velidi Togan, Hüseyin Nihal Atsız, Alparslan Türkeş, Reha Oğuz Türkkan, Cihat Savaş Fer, Nurullah Barıman, Fethi Tevetoğlu, Nejdet Sançar, Cebbar Şenel ve Cemal Oğuz Öcal birbirlerinden farklı cezalara çarptırıldılar. 3 Mayıs 1945 yılında hapishanede bu isimler bu sefer tarih sahnesine Türkçülük günü kutlamaları ile ortaya çıkmışlardır. Örtüsüz bir masada bu kutlama ve anmayı gerçekleştirmiş ve bir geleneği başlatmışlardır.

3 Mayıs Marşı

3 Mayıs Türkçülük günü için yazılan marşın sözleri aşağıda yer almaktadır.

Haydi 3 Mayıs, Türkçüler Turancılar elele,
Tarihler bin dokuz yüz kırk dördü gösterdi,
Atsız’ım Bozkurtlara buyruğu verdi,

Yiğitçe buyruğa gönül verdiler,
Alparslanlar, Toganlar, Orkun, İdiller,
Yürüyün, yürüyün haydi yiğitler,

Haydi 3 Mayıs, Türkçüler Turancılar elele,
Büyük Türk Milleti senin bayramın.

Dilde birlik, işte birlik, fikirde birlik,
Sağlanırsa o zaman kurulur dirlik,

Yürü yiğit yürü bugün senin günündür,
Bugün düğün günün, senin bayram günündür,
3 Mayıs Türkçünün düğün günüdür,

Haydi 3 Mayıs, Türkçüler Turancılar elele,
Büyük Türk Milleti senin bayramın.

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Konuyla İlgili Yazılar

Başa dön tuşu

Metin kopyalamanın açılabilmesi için
lütfen web sitemizdeki herhangi bir reklama
tıklayarak bize destek olunuz.

Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olunuz. Anlayışınız için teşekkür ederiz.